Özellikle gençlerimiz en başta olmak üzere bütün insanlarımızın bu çirkeflikleri görmesi lazım. Kurdistan topraklarını işgal eden barbarların terör devletlerine sürekli olarak Kurdleri aşağılayıcı davranışlarla Kurdlere yönelik kendilerinin işlediği suçları örtbas etmeye yönelik çalışmalardan ötürü bunlara müsamaha göstermemeli ve bunları boşa çıkarmak için birlik ve beraberliği geliştirmeliyiz. Her adımınızda bağımsız Kurdîstan Birleşik Devletleri’nin kuruluşunun sağlayabilmek amacıyla adım adım yürümeliyiz.
Asil soydaşlarımızın Kurdistan topraklarında gelişen olayları iyi tahlil etmeleri ve gelişmeleri doğru okuyup değerlendirmeleri Kurdlerin yararına olur. Bilindiği gibi Suriye’de iç çatışma şeklinde ilk olarak gelişen olaylar sürecinde IŞİD’in aktifleştiği Kurdistan topraklarında Suriye ve Irak arasındaki sınırları da aşarak güçlendiğinde Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere kendileriyle beraber hareket eden koalisyon yöneticileri tek tek Türkiye’ye gelip, Türkiye ile bir anlaşma yapmak istediler. Türkiye’de belli şartlar öne sürdü. O bölgeyi Türkiye’nin yönetimine vermeleri şartını öne sürdüler. Tabii ki, bu kabul edilemezdi. Çünkü olumlu bir sonuca gitmezse o IŞİD unsurları zaten Türkiye’nin kontrolünde çalışıyorlardı. Ondan sonra Salih Müslim kardeşimizi Ankara’ya davet ettiler ve kendisini kırmızı halı sererek karşıladılar. Kendisinin kolonileri altında Türkiye Esad’a karşı savaşıp bölgeye yerleşmeyi amaçladığını söyledi. Salih Müslim kardeşimiz bu rolü üstlenmeyi reddetti. Ondan sonra Kürtleri karalamaya başladılar.
İran unsurları ile müşterek hareket ederek IŞİD ve benzeri İslamist terör örgütlerini geliştirdiler. En son Amerika Birleşik Devletleri gördü ki, Kurdlerden başka orada kendileri ile beraber hareket edebilecek güç yok. Kobanê’nin kurtulması yine Amerika Birleşik Devletlerinin desteğiyle sağlandı. Biz bunun için minnet borçluyuz. Ancak bir türlü Amerika Birleşik Devletleri öncülüğündeki koalisyon ile müşterek hareket etmemiz IŞİD’e karşı olan mücadelenin dışına çıkamadı. Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere koalisyon üyesi devletlerin yöneticilerinin görmelerini isteriz ki, bu bölgede Kurdistan bağımsız devleti oluşmadan asla ve asla istikrarın oluşmasına izin vermezler. Çünkü Kurdistan topraklarında Kurdlerin kanını emerek yaşamaya alışmış bu vampir terör devletleri bu bölgede huzura, sükûnete ve insanların insanca yaşamalarına fırsat vermezler. Bu durumu hazmedemezler. İran’ın azgınlığı kuduz itleri gibi her tarafa saldırmaları Türkiye’nin ıŞİD’i ve benzeri İslamist terör örgütlerini geliştirerek yine kuduz itleri gibi ortalığı salmalarının temelinde bu vardır.
İran terör rejimi mollaların yönetimindeki terörist devleti, demokratikleşmeye yönelik bir baskıyla karşılaşır ve böylesi bir yapılanma oluşursa İran, halkının ekmeğe muhtaç olduğunu hatırlar ve İran halkının gelirini Yemen’e, Kızıldeniz’e ve Kurdîstan topraklarına harcamaya yönelmezler. İstikrarsızlığı oluşturmak için daha fazla harcamalar ve çalışmalar yapamaz duruma gelirler. Kendi sınırları içerisinde uygarlığa uygun olarak yaşamaları onların vatandaşlarının da hakkıdır. Bu sağlanmazsa buradaki istikrar arayışını hayal etmekten vazgeçmeliyiz.
Diğer tarafta Türkiye gerçek bir terör devletidir. İslamist terör örgütlerinden çok daha fazla azgındır ve kudurmuş durumdadır. Erdoğan çalıp çırpmaktan kendi çevresini o şekilde oyalamaktan başka yaptığı hiçbir şey yoktur. Türkiye’de doğru düzgün bir muhalefet oluşamadığından demokratik bir yapılanmayı geliştirmeye çalışan çevrede sinsice devlete ve halka ait bütün olanakları kullanarak dezenformasyonla ve insanları yalanlarla kandırmaya çalışarak bazı yerlerde de orantısız güç kullanarak kendi yönetimini kalıcılaştırmaya çalışmıştır. Bundan sonra da yapacağı olumlu bir çalışma olamaz. Bunların görülmesi lazım.
Kurdistanî siyasi oluşumlarla askeri güçlerin bölgeyi koruyabilecek düzeye gelmeleri, saldırılara karşı korunmaları ve uygar normları öğrenecek, benimseyecek ve de uygulayacak eğitim sürecini hızlandırılması gerekir. Bunun içinde bağımsız Kurdîstan devletinin zorunlu olduğu kabul edilmesi gerekir.
Kurdîstan Birleşik Devletleri çalışmamızın kalıcı bir çözüm getireceği, insiyatif olduğunu ve bunu geliştirip kalıcılaştırmaya odaklanmaları gerektiğini görmelerini isteriz. Siz IŞİD’e karşı mücadele adı altında bizim insanlarımız da yapmış olduğumuz anlaşma gördüğünüz gibi İran’ın kendi askeri güçlerini hareketlendirerek Amerika üslerine sürekli olarak saldırılarda bulunuyorlar. İttifak etmiş olduğumuz bizim soydaşlarımızın askeri güçlerinin üzerine de sürekli olarak Türkiye’nin kuduz itleri saldırmaktadırlar. Bu gelişmeleri zayıflatır. Etkisizleştirmeye çalışarak kendi güçlerini geliştirmeye çalışıyorlar.
Kurdîstan topraklarını işgal eden barbar terörü Türkiye’de üreten oralarda insanlarımızı topraklarından uzaklaştırmak için her türlü çirkeflikleri yapıyorlar. Ayrıca insanlarımızın geçim kaynaklarına, meyve ağaçlarını kökünden kesip oradan uzaklaştırıyorlar. Tarımın ve hayvancılığın gelişmesini önlüyorlar. Oraya kendi bayraklarını dikip kendilerine bağlı İslamist terör militanlarını eğitip yetiştiriyorlar. Bunları görmemezlikten gelmek bir yarar getirmez. Bunları ben buradan görüyor ve biliyorsam elbette ki, sizler de biliyorsunuz.