PKK’nin Avrupa yönetimindeki bazı kişilikler, altını çizerek belirtiyorum, bazı kişilikler, adap sınırlarını aşarak sorumsuzca hareket etmekte ve kirli oyunlarla midemizi bulandırmaktadır. Bu kişilerin, bizim mücadelemize de katılmaları gerektiğini bilmeleri gerekir. Tanıklık ettiklerimizi çok iyi biliyoruz; kendileri de biliyor. Kürdlüğe bağlılığımızı ve tutkumuzu da çok iyi biliyorlar. Leş kargalarının, fırsatçıların tuzaklarını ve kirli oyunlarını suratlarına çarpmayı çok sancılı bedeller ödeyerek öğrendik.
8-10 kişilik soygun ve leş kavgalarından oluşan bu pislik grubu, ucuz kirli oyunlarla cengâverlerimizin kanıyla yoğrulmuş Kurd ocaklarına ve Kurd kazanımlarına kendi pisliklerini bulaştıramayacaklarını öğrenemediler. Kendilerine şunu soruyorum: Siz kirli zihniyetinizi çalıştıramayacağınızı biliyorsunuz, çalıştırsanız da çirkefliğe ve kirliliğe hizmet edeceğiniz ortada. Ulusumuzun asil bireylerinin bildiği bir gerçektir ki, bu kirli oyunların oyuncularını tek tek soydaşlarımıza tanıtacağız ve yaptıklarıyla kendilerini teşhir edeceğiz.
Londra’da bu kirli oyunları yaptınız, sonra Fransa’da bunu geliştirdiniz. PKK yönetiminden ve Avrupa oluşumu içindeki asil ve değerli insanlarımızla diyaloglar çerçevesinde, bu olayların giderilmesi işini kendilerine bıraktık. Ancak, öyle görülüyor ki, bu pislik çerçeve, bu değerli insanlarımızı öne sürerek bizi oyalayarak yeni kirli oyunlar oluşturmuşlar ve bu kirli oyunun bir ayağını da Almanya’da geliştirmişler.
Bu olaylarla ilgili benimle görüşmelerde bulunan arkadaşların hepsi welatını seven dürüst ve davada kararlı olduklarını gördüğümüzü özellikle belirtmek isterim. Kendilerine yürekten ve saygıyla teşekkür ediyorum.
Avrupa yapılanmasının en üst düzeyindeki şahsiyetler, Kurd halkının kanının, sizin duygularınızı tatmin etmenin ve çevrenizi zengin etmenin malzemesi olmadığını anlamalıdırlar. Bu kirli oyunlara devam etmenize göz yummayacağım. Bunu iyi duyun. Soydaşlarımızın da bunu çok iyi bilmeleri gerekir. Almanya’da öne çıkardıkları, eskiden PKK’de görev yapmış bir soytarı var. Bu kişi, etrafında kendisi gibi pislik bir grup oluşturmuş ve bizim esnaflarımızı, işverenlerimizi, etkin Kurd bireylerini kirli oyunlarına malzeme yaparak etkisizleştirmeye çalışıyorlar.
Londra’da bunu yaptılar. Bizden bireysel olarak özür dilemelerine rağmen, kamuoyunu bilgilendirmelerini istedik. 25 yıldır bunu yapmak istemiyorlar. Neden? Çünkü o zaman Avrupa yapılanmasının en üst düzeyinde görevli olanlar halen görevde. Paris’te aynı çirkeflikleri geliştirmeye çalıştılar. Biz, önlerini kestik. Değerli insanları bizimle görüştürerek ve bu insanların bize verdikleri sözler üzerine kendilerinin düzelteceklerini söylediler. Komisyon oluşturacaklardı, mağdur olan insanlarımızla görüşeceklerdi. Özellikle bana kardeşim kadar yakın olan ve siyasi çalışmalarımda benimle beraber olan Berzan kardeşimin tezgâhını bozduklarını kabul ettiler ve onu düzelteceklerini söylediler. Şimdiye kadar hiçbir adım atmadılar, hiçbir çalışma yapmadılar. Günden güne yeni kirli oyunlar geliştirdiler. Biz hepsini takip ediyoruz. Almanya’da bu kirli oyunları geliştirmeleri, yine bize yönelik kirli oyunları sürdürmelerinden kaynaklanıyor.
Bazı değerli soydaşlarımızın bize söylediklerine göre, bizim siyasi çalışmalarımızı hazmedemiyorlar. Ben bu görüşe katılmıyorum; ancak bu görüşün Paris ve Almanya’daki olaylarla ilgisi olabilir. 2000-2002 yıllarında Londra olaylarını geliştirdiklerinde, hayatımın en zor dönemini yaşıyordum. Hollanda hapishanelerinin tecrit hücrelerinde, dışarıyla irtibatım kesilmişti. Bunu en iyi bilenler kendileriydi. Önderliğin esaretinden sonra çirkin saldırılara başladılar. O zaman farklı bir siyasi hareket çalışması ile ilgilenmiyordum, böyle bir arayışım da yoktu. Bu insanlar, Kurd düşmanlarına hizmet ediyorlar. Kurdlerin kazanımlarını etkisizleştirmek gibi bir görevleri var. Avrupa yapılanmasının en üst düzeyinde görev alan birkaç kişinin, önderliğin Avrupa’dan çıkarılmasında da etkileri ve rolleri olduğuna inanıyoruz. Londra olaylarında da bizim sesimiz çıkmasın diye kirli oyunlar oynadılar.
Paris olaylarını, Paris’te katledilen 3 değerli hanım soydaşımızın olayının aydınlanmasına yönelik ısrarlarımıza karşı tepki olarak görüyorum. Berzan kardeşime yönelik saldırıları da, Berzan’ın onlardan uzak olup bana yakın olmasından kaynaklanmaktadır. Birçok kişiye karşı böylesi kirli yaklaşımlarda bulunmuşlar, insanlarımızın iş yerlerine ve tezgâhlarına zarar vermişlerdir. Almanya’da yeni kirli oyunlar geliştiriyorlar. Benim kendilerinden isteğim şudur: Kurd halkının kanıyla oluşmuş Kurd ocaklarını kirletmeye çalışmaktan ve bize yönelik kirli oyunlar kurmaktan vazgeçin. Bu iki husustan vazgeçin, çünkü bunun Kurd devrimine bir yararı olmayacaktır. Sizin şahsınıza olabilir, ancak sizin şahsınıza olabilecek yarar da Kurdîstan ve Kurd düşmanlarının işine yarayacaktır. Kurdîstan ve Kurd düşmanları, sizi bir piyon gibi kullanarak kazanımları etkisizleştirmeye çalışıyorlar. Siz bunları bildiğiniz gibi, biz de bunları biliyoruz. Bu konuda halkımızı geniş çapta aydınlatacağız.
Avrupa yapılanmasının en üstündekilere söylüyorum: Madem siz böyle istiyorsunuz, biz de size istediğinizi verelim. Asil soydaşlarımızdan, bu haykırışımızı anlayışla karşılamalarını rica ederiz. Mecbur kalmasaydım, bu adımı atmazdım.
Bu izahatlerden sonra size ve kamuoyuna açık olarak soruyorum: 2000-2001-2002 yıllarında Hollanda’da benim mahkeme sürecim başlamışken, bu olayları niye koordine ettiniz? Londra’daki olaylardan benim haberim olmadığını bildiğiniz halde, niye beni suçlu ilan ettiniz? Londra’daki dernekte benim adıma açıklama yaptınız, dünya basınına açıklama yaptınız. Neden yaptınız?
Sonra, başka alandan gelen değerli bazı görevlilerin yaptığı soruşturma, sizin kirli oyununuzu rapor etti ve o raporu merkeze gönderdi. Buna rağmen siz neden doğruları kamuoyuna açıklamadınız? Bize niye “kusura bakma, dernek senin adına açıklama yaptı” demediniz? Kaç yıldır televizyonda, gazetelerde senin aleyhine açıklamalar yapıldı ve senin evinin fotoğrafı dâhil teşhir edildi. Bunu niye yapmadınız?
Şimdi, benim çıkmaz sürecime denk gelen bir süreçte, Paris olaylarına neden sebep oldunuz? Paris olayları ile ilgili benim tepkim üzerine, niye yine başka alanlarda görevli olan en üst düzey yetkililerle beni görüştürdünüz? Niye bu değerli şahsiyetler aracılığıyla bana “yazıları durdur, ne istiyorsan yapacağız” dediniz? Bunu niye söylediniz? Şimdi niye sözünüzü yerine getirmiyorsunuz? Şimdi niye geri adım atıyorsunuz?
Karşılıklı anlaşarak bir basın açıklaması hazırladık. “İki gün sonra yayınlayacağız, üç gün sonra yayınlayacağız” söylemleriyle iki ay kendi yoldaşlarınızı oyaladığınız gibi bizi de oyaladınız. Bunu niye yaptınız? Şimdi Paris’te yeni kirli oyunlar organize ediyorsunuz. Bu da yetmedi, Berzan kardeşime kirli iftira içerikli açıklamalar yaptınız. Bir yoldaşınıza, yandaşınıza işbirliği içinde olduğunu iddia ederek, bunun iftira olduğunu bildiğiniz halde bunu niye yaptınız?
Fotomontaj resmi niye gerçekmiş gibi kamuoyuna sundunuz? Biz onun hesabını sorarken, sizin adınıza bizimle konuşan şahsiyetler, “haberinizin olmadığını” söylediler. Biz de dedik ki, “o zaman bu açıklamadan haberimiz yok” şeklinde bir açıklama yapın. Yapacağız dediğiniz halde, neden yapmadınız? Şimdi Almanya’da Paris ve Londra olaylarına benzer olayları organize ediyorsunuz. Biz bunları öğreniyoruz. Bunları niye yapıyorsunuz? Derdiniz nedir? Kimin için çalışıyorsunuz? Daha ne kadar Kurd değerlerini yıpratmaya devam edeceksiniz? Bu çalışmaların yanınıza kalmayacağını bile bile bunları niye yapıyorsunuz? Bu sorularımın cevabını kamuoyuna açıklamanızı bekliyorum.