Uzun süredir Diyarbakır’da ESP ve Kurdistanî şahsiyetler arasında geçen tartışmayı takip ediyoruz.
Bu gelişmelerle ilgili arkadaşlarımızın dikkate almaları gereken husus; Diyarbakır’ımız, Amed’imiz Kurdistan Birleşik Devletleri’nin başkentidir. Kurdistan Birleşik Devletleri yapılanması içerisinde her türlü inanç ve görüş özgürce kendilerini ifade edebilmelidir. Bunları yaparken diğer bir Kurd hareketine aşağılayıcı veya onların çalışmalarını kısıtlayıcı yönelime girmemelidirler. Hatırlatmak isteriz ki; Güney Kurdistan’da istikrarlı bir yönetim oluşturmak için ciddi çalışmalar yürütülüyor. Bizler onlara destek olabileceksek, olmalıyız. Olamayacaksak, ne ala…
Onların çalışmalarını engelleyici yaklaşımlar Kurdistanî olarak kabul edilemez ve doğru bir davranış değildir.
Bazı arkadaşlar Diyarbakır’da Marksist Okulu açmaya yönelmişler.
Kurdistanî okul açsalar ya! Bunu onlara hatırlatmak gerekir.
Marksist bir okul açarak, Marksist militan yetiştirerek, Kurd halkına nasıl bir hizmet edebileceğinizi ben merak ediyorum.
İstediğiniz gibi bir çalışma yürütün ama dedelerinden beri Kurd halkına güçlerinin yettiğince, akıllarının erdiğince hizmet eden Güney Kurdistan’da sayın Barzani ve çevresine saldırıda bulunmanız hiçbir şekilde kabul edilemez.
Aynı şekilde PKK’ye de saldırırsanız, yine doğru bulmayacağız.
Bu insanların daha iyi nasıl bir çalışma yapabileceklerini, Kurdistan davasına nasıl daha iyi bir hizmet edebileceklerini ve Kurd halkının beklentilerini nasıl yanıt olabileceklerini, kendilerine yol göstericilik ve önerilerde bulunursanız yararlı olabilirsiniz.
Yararlı olmazsanız da, söylediklerinizde en azından hakkınız var deriz.
Güneyde ki Kurd hareketlerine, özellikle de Kurdistan Demokrat Partisine ve Barzani ailesini Kurdlere ihanet ile suçlarsanız kabul edemeyiz.
Bu insanlar sayesinde birçok Kurd hareketi oluşmuş, gelişmiş ve en azından Kürdçe eğitim veriliyor. Daha fazlasına güçleri yetse onları da yapabilirler. İlk defa Sayın Mesut Barzani, bir bağımsızlık referandumu için birçok kazanımlarını feda ettiler. Bu olaylar pek kolay değil. Bu insanların da güçlerinin yettiği kadarıyla Kurd halkına hizmet ediyorlar.
Sizde bir Marksist Okulu açacağınıza, Marksizm’in Kurd halkına şimdiye kadar nasıl bir hizmet getirdiğini siz benden iyi biliyorsunuz.
Ben size söyleyeyim sıfırın altında sıfır. Birçok insanımızın gereksizce katledilmesine neden olmuş. Marksizm’in başka bir kazanımı ve getirisi olmamıştır. Bundan sonra nasıl bir yararı olabilecek? Hiçbir şekilde hiçbir yararı da olmayacaktır.
Siz çıkıp da, Kurdistan topraklarında yetişmiş ve büyümüş önemli, değerli saygın, fedakâr liderlere ve şahsiyetlere hakaret edemezsiniz.
Bir Marksist hareketin okulunu açıyorsunuz, Kurd okulunu açanlara da Kurd halkına ihanet ettiklerine yönelik suçlayıcı yaklaşımlarda bulunuyorsunuz.
Bunları bir gözden geçirin. Bunlar çok zararlı davranışlardır, ayrıca ayıptır ve çirkindir.
Kurd halkına hizmet edecekseniz, Kurd halkının beklentilerine yanıt olmaya çalışın. Eğer Kurd halkına değil de, kendi ideolojik amacınıza hizmet edeceksiniz, Kurd halkına hizmet edenleri aşağılayarak malzeme yapmaya hakkınız yoktur.
Böylesi davranışlar içinde olursanız ve saldırırsanız, karşı saldırıya da davet etmiş olursunuz.
Siz Marksizm’in ideolojisine mi hizmet ediyorsunuz, sizin tercihinizdir. Marksizm teorik inancına hizmet etmek Kurd halkına bir yarar getirmez. Kendiniz için bunu yapıyorsanız, buyurun yapın.
Diğer taraftan Kurd halkının beklentilerine Kurdistanî davranışlarla, Kurd eğitmenliği ile Kurdistan kurumlarıyla hizmet edenleri de hedeflemeyin ve saldırmayın.
Buna da sessiz kalmayacağız.
Size bir şekilde protesto eden arkadaşlar da, sizin uygunsuz davranışlarınıza cevap vermiştir.
Başkaları da cevap verir.
Onun için Diyarbakır’a gelip, karışıklık oluşturmak istiyorsanız, o zaman siz fitneci takımsınız demektir.
Oturun, oturduğunuz yerde…
İşinizi doğru dürüst yapın.
Kendinize de hizmet ediyorsanız, edin. Fakat Kurd değerlerine saldırmayın. Bunu doğru bulmuyoruz.
Bunun içinde tahmin edemeyeceğiniz şekilde tepki görürsünüz.
Sizlere tepki gösteren arkadaşlarımıza da, kamuya açık bir şekilde sizleri önceden uyarmalarını tavsiye ederiz.
Saldırıya saldırıyla karşılık vermenizin doğru olmadığını ama mecbur kalınacağı zamanda çaresizlik diyerek öylesi çalışmaların yapılması zorunlu hale gelineceğini de bu arkadaşları hatırlatırız.
Bizim arkadaşlarımız, Kurdistan Birleşik Devletleri hükümetinin görüşünün bunlar olduğunu duymalarını isteriz.
Kurdistan Birleşik Devletleri İnisiyatifi
