PKK Türkiye’nin gerçeğidir. Türkiye’nin yanlış politikalarının ürünüdür. Ayrıca Türkiye’yi yönetenler, PKK’ye isteyerek en yakın olmuş ve bunu da kamuoyuna açıkça ilan etmiş olan lider, Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bunu, hafızası körelmemiş olan Türkiye vatandaşı her birey bilir. Eğer kayyum için bir bahane arıyorsa, her şeyden önce CHP’nin Türkiye’ye yararlı bir parti olduğunu düşünmüyorum. İstanbul Büyükşehir Belediye başkanının verimli olup olmadığını da bilmiyorum. İstanbul belediyesinde yanlış yapılan bir şeyler varsa bunu İstanbul Belediyesi’nin kendi kurumu karar vermelidir. Adli sicil kaydı ile işe başlamış olan insanlar bu belgeleri Türkiye devletinin sözde Adalet Bakanlığından alıyor. Eğer bahsettikleri gibi örgüt üyeliği varsa da işgalci ve barbar Türkiye devletinin sözde savcıları inceleme başlatmaları gerekirdi. Ama içişleri bakanının müdahale edip kayyumu güncelleştirmesi, Erdoğan’ın ve AKP’nin bela arıyor olmasının ötesinde bir şey değildir. Biz Kurd halkı için bağımsız devlet kuruluşuna odaklanmasının ötesinde bir yol arayışı olmaması gerekir. Biz bağımsız devlet yapılanmasına hazır olduğumuzu daha önce söylediğimizi hatırlatalım. Devleti yöneten fakat aslında kendini devlet yerine koyan AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın bela araması bizim hareketimiz içinde olumlu bir adımdır. Biz Kurdlere yüz yıldır zulmeden bu itlerin birbirlerine düşmesi bizim zararımıza değil yararımızadır. Soylu halkımızın bunu bilmesi gerekir. İstanbul’da yaşayan soydaşlarımızın da bunu bilmesi gerekir. Kendini Türkiye’de Türk olarak kabul edenlerinde görmesi gerekir ki; kendilerini devlet yerine koyan devleti yöneten kişiler kendilerini düşünüyorlar. Kendinin Türk olarak kabul eden insanları bile düşündükleri yok. Onlarda kendi devletlerini Kurdistan topraklarından çekilmeye yönelik çalışmalar yapmalıdırlar. Kendilerini Türk olarak kabul edenler için ve zulme maruz kalmış olan biz Kurd halkı içinde herkesin kendi topraklarında kendi devletini yönetmesi ve komşuluk ilişkilerine alışmaları her iki halk içinde en hayırlısıdır.