Bizim toplumumuzda cemaat ve cemaatçilik kültürel bir değerdir. Nur Cemaati de Saidi Kurdi’nin öğretilerinin takipçileridirler. Ancak son yıllarda Gülenciler, Fetöcular veya nasıl tabir ederseniz isimli cemaat Nur Cemaatinin gölgesinde çalışmalar yürüttüler. Bu çerçevede bizim birçok insanımız da onların takipçileri oldular. Neticede Saidi Kurdi’nin, Nurculuk öğretisini takip eden insanların hepsine saygılı durumdayız ve bu Nurculuk Cemaati Saidi Kürdi dahil Kürd halkının çok önemli değerlerinden biridir. Mevlana gibi. Mevlana’da Kürd halkının tarihi bir değeridir. Kültürel bir değeridir de ayrıca. Mevlana Celaleddin-i Rumi esas adı budur. Celaleddin-i adı bile Kürdçedir. Neticede Gülencilerin, Nur Cemaati’nin Saidi Kürdi’nin öğretisini takip ettiklerin doğrudur. Ancak kullanmak için takip ettiler. İnanarak değil. Bu kafa karışıklığının kaldırılması lazım. Gülencilerin yaptıkları çalışmalar kendileri için edinim sağlamaya yönelik de Saidi Kürdi nin öğretisi yalnızca öğretidir. İnanan inanır, İnanmayan inanmaz. Takip eden takip eder, takip etmeyen takip etmez. O ayrı bir olay. Nur Cemaatinin öğretilerinde menfaatçilik ve fırsatçılık yoktur. Saidi Kurdi’nin öğretilerinde böylesi ahlak dışı bir öğreti yoktur. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin öğretisinde böylesi bir ahlak dışı öğreti olmadığı gibi. Ama Gülen organizasyonu çalışmaları fırsatçılıktır, çıkarcılıktır ve güç edinmektir. Bizim saygıdeğer Nur Cemaati’nin çalışmalarından farklıdır. Bunun anlaşılması için bu yazıyı gerekli gördüm
Saygılarımla, Hisên Baybas
