BURASI KURDİSTAN, BURADA YAŞAYAN HALK KÜRDDÜR

0
682

Bunlara net olarak ve yüksek sesle şunu söylememiz gerekiyor; ‘‘Yok ulan,bedavaya köfte Erdoğan Efendi.”

Kendisi diyor ya; ‘‘yok üç kuruşa beş köfte. Sana da yok ulan bedavaya köfte zibidi’’ demek lazım. Çok net olarak bu söylemi söylemek, gerekiyor. Sonra da hatırlamak lazım. Yüz yıldır biz Kurdlere yönelik barbarlığı aşan ve soykırım uygulayan, yani biz Kurdleri kökünden yok etmek için her türlü insanlık dışı uygulamaları yapmaktan zevk alıyor olan Türkiye Devleti faşist yapısına iyi davranarak ve korkakça adımlarla hiçbir başarı kazanamayız.

Karşımızda ki ahlaksız, Allah’sız, acımasız ve şiddete dayalı terör yapısıdır. Bütün Kurdistanî yapıların bunları görmeleri ve anlamaları gerekir. Bizden zorla aldıklarını geri istemek için yalvarmaya devam edersek, hakkımız olanın yüzde birini bile isterken Türkiye denen şiddet, yalan ve talana dayanan terör çetesine iyi görünmeye ve özenli davranarak hiçbir hakkımızı geri alamayacağımız gibi böylece sürekli olarak saldırıya da baskıya da maruz kalırız. Ayrıca iğrenç yapıyı da şımartıyor oluruz. Kudurtuyor oluruz. Onları da kabulleniyoruz gibi duruma düşüyoruz. Bunlardan vazgeçmemiz lazım. Kendi hakkımız olanı almaya yönelik çalışma yapmamız lazım. Bu barbarlar denen terör yapısından benim haklarımı isterken beni küçük düşürecek şekilde davranmaları için yetki vermedim, vermem de. HDP’nin yaptığı Türkiye’nin demokratikleşmesi için bir çalışma ama Kurdlerin de haklarından söz ettikleri için bu saldırılara maruz kalıyorlar.

Yeni bazı hareketler de onlara iyi davranarak biraz da yaranmaya çalışarak, aman onları kızdırmayalım, aman onları öfkelendirmeyelim, diyorlar. Bırakalım artık bu gevezelikleri. Türkiye, Kurdistan’da barbar ve işgalci terör yapısıdır. Erdoğan denen kişiliksiz şahısta terörist başıdır. Kurdistan’dan defolup gitmeleri için yaşamamız gerekiyor. Hakkımız olan budur. Kurdistan Birleşik Devletlerinin resmileşmesi bizim için tek hedef olmalıdır. Bunu görmeliyiz. Kurdlere yönelik bu baskılar ve saldırılar ve çirkefleşmeler devam edecektir.

Bazı arkadaşlarımız Kurd dilinin öğretilmesi ve geliştirilmesi organize ediliyorken bile Kurd Bayrağının unutulması gerektiğini, Kurdistan kelimesinin anılmaması gerektiğini söylüyorlar. Bu tür basit ve korkakça davranışlarla bu terör yapısını Türkiye terör devletini biz kendimiz resmileştirmiş oluyoruz.

Burası Kurdistan. Burada yaşayan halk Kürddür. Türklüğün adı daha dünya da anılmamışken bu welatın sahibiydi bu halk. İşgalcilerin defolup gitmeleri gerekir. Yirmi birinci yüzyıl da yaşıyoruz. Taş devrinde yaşamıyoruz. Bizim dilimiz kökünden yasaklanmış, dilimizde ki her kelime Türkçeleştirilmiş ve biz bunlara iyi görünmeye çalışıyoruz.

Bu bizim ayıbımız, suçumuz ve kusurumuzdur.