Biz, Kürdistan Birleşik Devletleri Hükümeti’nin ilan kararını verip çalışmalarını başlattığımız süreçte bilinen tanınan bir çok insanlarımıza görüşmeler yaptık. Siyasi çevrelere de direk görüşmelerimiz oldu. Projemizin içeriği ile ilgili şimdiye kadar yapmış olduğumuz paylaşımlar çerçevesinde çalışmalarımızı yürüttük.
Bazı şahsiyetler ve çevreler faklı olarak görüşlerini bizimle paylaştılar. Bazıları ısrarla bizi bu projeden vazgeçirmek istediler. Bazı siyasi çevreler de bizim bu çalışmalarımızın kendi denetimlerinde yürümesini istediler.
Herkesin görüşüne duruşuna saygı duymakla beraber biz inandığımız çerçevede çalışmalarımızı hedefe taşımaya kararlıyız. Özellikle Kurd ve Kürdistan davasını kendileri için ticarethane olarak görenler çalışmalarımızla ilgili söylemlerine dikkat etmek zorundadırlar. Bize yönelik söylemlerinin bedeli olacağını bilmeleri gerekir.
Dün gece değer verdiğim bir yakınımı telefonla aradım. Bu tiplerden birinin yanında olduğunu ve benimle ısrarla görüşmek istediğini söyledi. Bu değerli yakınım hatırı için bu zatla telefonla görüşmeyi kabul ettim. Maalesef bu insanımız söylemleri ile midemi bulandırdı.
Yüzüne kusmamak için kendimi zor tuttum. Bizim çalışmalarımızın ilk dönemlerinde bizimle beraber bu çalışma içinde bulunmak istediğini ve sonra da can güvenliğinden endişe duyduğundan ayrılmak istediğini söyledi. Biz de anlayışla karşıladık.
Bir yıldan fazla bir süre geçmiş bu kendini bilmez şahsiyet bizim hareketimizin çalışanlarından habersiz kendi başına, kendi ucuz hesapları için çalışmalar yürüttüğünü bana söylemekten hiç utanmadı. Kendisini uyardım ve şimdi bu kısa yazıyla bir daha uyarıyorum. Dilerim ukalalığından vazgeçer. Bunu sizlerle paylaşmayı zorunlu gördüm.
Saygılarımla
Hüseyin Baybaşin