Kurdistan’ı parçalamaya hizmet edenleri, Kurd halkını, yaşlıları, hamile kadınları ve çocukları kurşuna dizenleri, kayalıklardan aşağı atıp katledenleri, onlara hizmet edenleri ve onlara yapılanları görmezlikten gelenleri ve sessiz kalanların hepsini kınamak zorundayız. Bu insanların yaptıklarını görmezlikten gelerek onların izinden yürüyenlerin hepsi de o katillerin suç ortaklarıdır. Bizim için bu böyledir. Halkımızın beklentisi, Kurd halkı adına siyaset yapanların buna çok sert şekilde tepki göstermeleridir. Böylesi ahlaksızlıklarla Diyarbakır’ın kirletilmesine izin verilmemesi gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin misyonları diğerlerinden farksızdır. Mustafa Kemal’leri, Demirel’leri ve bugünkü Erdoğan’ları hepsi Kurd katilleridirler. Bugün Kurdleri katledenler ile dün Dersim’de ve Koçgiri’de hamile kadınları bile karınlarından hançerleyen aynı alçaklardırlar. Bunların onlardan hiçbir farkı yoktur. Bizim bunları nefretle kınayıp yüzlerine tükürmemiz gerekirken Diyarbakır’da ağırlayıp halaylar çekmek kabul edilemez.
Bizler Kurdistan Birleşik Devletleri’ni resmileştirmemiz içinde yoğunlukla çalışmaya devam etmemiz gerekiyor.