Bay Erdoğan’ın kutlu doğum kutlamasındaki konuşmaları, İslam Dünyasına çağrıları ile yapıyor oldukları arasındaki çelişkiyi göz önünde bulundurmasını öneririm. Irak, Suriye ve Libya gibi ülkelerde olanlar için öncelikle İslam ülkelerinin kusurlarını haykırmanız gerekir. İslam ülkeleri işbirliği örgütü zaten var. İslam ülkeleri kendi iç işleyişlerinde adil düzen kuramıyorlarsa, bunun suçlusu kimdir? İslam ülkelerinin Devlet yöneticileri bilerek kendi vatandaşlarına zulum ediyorlarsa, bunun suçlusu kimdir?
Bazı İslam ülkelerinde, evlerdeki lavabolar altından yapılmışken, milyarlarca dolar paralarla fantezi denilebilecek gösteriş harcamaları varken, diğer bazı İslam ülkelerinde milyonlarca insanlar açlıkla mücadele ediyorlarsa bunun muhasebesini kimler yapsın istiyorsunuz? Açlıkla karşı karşıya olan İslam ülkelerinde yardım kuruluşlarının ezici çoğunluğunun Müslüman olmayan ülkelerin yardım kuruluşları olduğunu bilmiyormusunuz? Petrol zengini olan tek bir Müslüman ülke Devletinin destekliyor oldukları tek bir yoksul Müslüman ülke gösterebilirmisiniz? Saddam denen kişilik, Müslüman olan Irak halkına dayatmış olduğu çirkeflikler ve zulum karşısında tek bir Müslüman ülkesinin itiraz veya müdahalesini gösterebilirmisiniz? Müslüman ülkelerde, Türkiye’de olduğu gibi, Devletin baskısı sonucu evlerini, vatanlarını terk etmek zorunda kaldıklarında, yalnızca Müslüman olmayan ülkelerde güvenlikte yaşamak zorunda kaldıklarını bilmiyormusunuz?
1988 yılında sivil ve Müslüman kürd halkını zehirli gaz ile katliamdan geçiren, Müslüman Irak Devletine, ülkesine, Liderine, hükümetine karşı İslami ülkelerin birlik kurumu veya herhangi bir ülkesinin o vahşeti kınamadığını, protesto etmediğini bilmiyor musunuz? Halepçe katliamı olarak anılan o katliamın ikiyüz elli bin civarında sakat kalan Müslüman kürd’lerin Müslüman olmayan bir ülkede tedavi gördüklerini biliyormusunuz?
İngiltere’nin Liverpol şehrinin üniversitesinin kayıtlarında ve Kurdistan Bölge Hükümetinin kayıtlarında da bu bilgiler vardır. Müslüman ülkelerin yüzleri kızarsın diye bakabilirler. Fazla uzağa gitmeyelim. Türkiye’de 1923 yılından bugüne Müslüman kürd halkının varlıkları kabul edilmiyor. Kasabalarının, köylerinin, dağlarının, ovalarının, şehirlerinin, insanlarının ve hatta vatanının adlarını zorla değiştirmişsiniz. Halk olarak varlıklarını yok etmek amacıyla soykırım uyguluyorsunuz. Kürd halkının barış taleplerini bile terörize ediyorsunuz. Müslüman Türkiye’nin lideri olarak, Müslüman Kürd halkına siz kendiniz bu zulumu uyguluyorsunuz. Siz, bay Erdoğan, hangi ahlak anlayışı çerçevesinde Adalet!!?? ve Birlik !!?? çağrısı yapıyorsunuz? Siz kürd halkına, Müslüman kürd halkına dayatmış olduğunuz zulum ve baskı için kimi sorumlu tutacaksınız? Kürd halkına, evet Müslüman kürd halkına dayatmış olduğunuz soykırım uygulaması için kimi suçlayacaksınız? Lideri olduğunuz Türkiye’de hergün katledilen, işkencelere maruz kalan, hapsedilen, işinden olan ve varlıkları inkar edilen insanların sorumlusu, birinci derecede sorumlusu olan siz, HAK, ADALET ve BİRLİK’ten sözetmek için ehliyetli değilsiniz. Bunu benden duyun. Biz kürd halkına en acıklı ve kalleşçe darbeyi siz vurdunuz. Kürd halkına söz verip sırtından vurdunuz. Kürd halkı inançlıdır. Bilinçli olanlarımız Bağımsız Birleşik Kurdistan Devletini resmileştirip maskaralıklarınızdan kurtulacağız. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.
Dem Xweş.
Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin