Hüseyin Amcanın, hapishaneden dışarıyla ilişkisinin kısıtlanmasına çalışmak, Hollanda devletinin, Hüseyin Amcayı, hukuk dışı uygulamalara ve ahlak dışı uygulamalar alışkanlık halini aldı. Hüseyin Amca, Kurdistan’ın Pınar başı sayılan, Diyarbakır’ın Licê’sinden çocuk yaşta yola çıkmış ve dolu dolu yaşamış örnek bir Kurd’tür. Kurdistan işgalcilerinin tehditlerine boyun eğmemiş, kendisine yapılan iş birliği ve göz kamaştırıcı vaadleri hiç düşünmeden red etmiştir. Türkiye devletinin kendisini öldürme kararını ustaca tedbirleriyle işlevsiz bırakmış. İstanbul’da iki ayrı kez kendisine yapılmış olan fiziki silahlı saldırıları, (kendi deyimiyle) Xweda’nın sayesinde burnu kanamadan atlatmış. Seksenli yılların sonundan ve doksanlı yılların başından itibaren, Türkiye devletinin etkin Kurd aile ve şahsiyetleri birbirleriyle çatıştırmaya ve katletmeye başlamasıyla, kendisi bir süre Güney Afrika da yaşamış sonra Salt güvenlik içinde olmaları, yeni nesil çocukların kaliteli yüksek eğitim görebilmeleri ve insan gibi yaşayabilmeleri için kardeşlerini Londra’ya yerleştirmiş. Bunu yapabilmek için Birleşik Krallık devletinin hükümetiyle tek başına anlaşma yapmış kardeşleri, amcaları, amcasının çocukları ve tüm akrabalarının her sıkıntılarında hizmetlerine koşup sahiplenmiş. 1995 yılında, başta Türkiye devleti olmak üzere, İngiliz, Almanya ve Hollanda’nın kirli anlaşmaları sonucu, 1995 yılının Aralık ayının yirmi dördünde tuzağa düşürülerek Hollanda’nın Belçika ile olan sınırında rehin alınmış ve halen çirkef baskılarla rehin tutuluyor olmasını Kurdlüğe saldırı olarak kabul etmiş.
Kurd Halkının kurtuluşunun, kendi tarihlerini doğru öğrendikten sonra, daha önce başka halkların kurtuluşlarını nasıl başardıklarını detaylarıyla inceleyip örnek almaları gerektiğini, çok çok çalışarak sağlanacağına inanmış. Sürgünde yaşadığı 1992-1995 yıllarında Kurd siyasi arenasında, Kurd mediya alanında, Kurdi eğitim alanında ve Kurd esnaf ve ticaret alanında kurumlaşmasına önemli hizmetler ettiği de sır değil.
Hollanda da rehin alındıktan sonra yazı yazmaya, çizmeye başlamış. Kurd halkının kurtuluşunun başarılabilmesi için neler yapılması gerektiğini, Kurdistan davasının niye sallantıda kaldığını öğrenmek için ciddi masraflarla uzmanlar görevlendirerek raporlar hazırlatmış.
Türkiye’de kendine yakın bazı hemşerilerinin ve arkadaşlarının kuruluşunda yer aldıkları AK Parti’ye inanarak maddi manevi destek vermiş. Ak Parti müdavimleri, Hüseyin Amca’ya ‘‘Kurd sorununun, Kurdlerin tüm insani haklarının yasal güvence altına alınması ve Kurd kimliğinin de tanınması sözü verilmiş.’’ Yine kendi deyimiyle; ‘‘Artık Kurdistan işgalcileri beni kandıramayacaklarını bilmelidirler” şiarıyla hareket etmeye başlamış.’’
2017’nin 25 Eylül’ün de, Güney Kurdistan’da Bağımsızlık referandumuna, işgalcilerin, iş birlikçileriyle birlikte vahşice saldırmalarına hiç şaşırmamış. Bağımsızlık referandumunda Kurd’lerin yüzde doksan beşten fazlasının “EVET” demesiyle, Hüseyin Amca, Kurdistan’ın tamamını ve Kurd’lerin hepsini kapsayan proje üzerinde çalışıp 24 Temmuz 2018 tarihinde, İsviçre’nin Lozan şehrinde Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümetini ilan etmiş. Kurd halkının bağımsız devletini, bu proje inisiyatifiyle kurabileceğine inanarak, tüm olanaklarını hizmete sunmuş. ABD ve İsrail Devletleriyle müttefiklik ortaklığı temelinde Kurdistan Birleşik Devletleri’nin resmileşeceğine inançla odaklanmış. Kurd halkının da, buna inançla hizmet etmesiyle, en az insan kanının akmasıyla ve çok hızlı bir süreçle, bağımsız Kurdistan Birleşik Devletlerinin resmileşeceğine inanması gerekir, diyor.
Kurdistan Birleşik Devletleri, Ortadoğu’nun istikrar ve barışı için olduğu kadar Dünya’nın istikrarlı barışı kalıcılaştırabilmesi için de tek seçenek olduğuna inanan Arap ülkeleriyle de işbirliği anlaşmalarının gerekliliğine inanıyor.
Yaşamı boyunca hizmet ettiği kardeşleri ve bazı aile bireylerinin kendilerini çok ahlaksızca davranışlara, ucuz çıkar hesaplarına esir etmeleri, kendisini birinci derece inciten durum olduğunu kabul etmesi, yirmi sancılı yıllardan sonradır, derken bile, nasıl derin üzüntü içinde olduğunu, kendisini görmeye giden herkes bilir. Kurdistan Birleşik Devletleri resmileşecek. Barbar işgalciler, Kurdistan’dan defolup gidecekler. Hollanda’da rehinlikte bitecek. Ama kardeşlerimin ve bazı yakınlarımın çirkeflikleri karanlık bir kuyu olarak ailemin temeline yerleşti. Hüseyin Amca, bu nokta hiç kimsenin düşünemeyeceği kadar yaralayıp incitmiştir. Ben hapisteyken böyle oldu, ya ölseydim ne olacaktı, diyor bazen.
Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümeti adına, Hüseyin Amca’nın üzüntülerine neden olan durumun, Kurdistan tarihinin de karanlık kuyusu olduğunu, yeni olmadığını, kardeşlerini ve o yakınlarına olan hizmet ve sevgisini, Kurd halkının çok iyi bildiğini paylaşmak istiyoruz. Önümüzde kutsal hizmet görevinin bilinciyle, üzüntülerinin, enerjisine olumsuz etki yapmasına vermemesi gerekir.
12-08-2021 tarihinde Hollanda Adalet Bakanlığı, Hüseyin Amca’nın Sosyal medya paylaşımlarının, Hollanda Devlet yöneticilerinin Adalet Bakanlığı görevlilerinin güvenliğini tehlikeye düşürdüğünü, birçok şikâyet olduğunu gerekçe göstererek yeni kısıtlama kararı almışlar.
Hapishane dışında iletişimini on beş dakikayla sınırlandırmışlar. Avukatlar bunun çok saçma bir karar olduğunu ve dava açıp kısa zamanda bunun son bulacağını söylüyorlar.
Kurdistan Birleşik Devletleri adına bilgilendirmedir.