Daha önce de insanlarımızın birbirleriyle dayanışma anlayışıyla ilişki içinde olmalarının gerekliliğinin önemi ile ilgili görüşlerimi yazmış ve sizlerle paylaşmıştım. Siyasi alanlarda dayanışma konusunda tartışmalar yararlıdır. Farklı siyasi görüşte olanlarımız rahatlıkla görüşlerimizi birbirimizle tartışmalıyız. Böylece birbirimizin görüşlerini öğrenmiş oluruz. Tartışmanın sonucunun bir sonuca bağlanması da önemlidir. Lüzumsuz yere tartışmalar değil kastettiğim. Ülkemizin ve halkımızın geleceği için yol alıcı ve ön açıcı konuların tartışılmasıdır kastettiğim. Halkımızın ve ülkemizin tarihi ve kültürel konularını da birbirimizle konuşup tartışmalıyız. Geleceğimizi belirlemek için geçmişimizi doğru bilmemiz şarttır. Kendi dilimizle konuşmaya alışmamız çok önemlidir. Kürd dilini konuşmak çok zevklidir. Kürd müziği insanın ruhuna hitab ediyor. Dilimiz, birbirimizle dayanışmanın temelidir. Dilimizi geliştirmeyi de önemle tartışmalıyız. Kürdçemizi konuşabilmemizin önemi, Kürdçemizi yeni nesil ve gelecek nesil insanlarımıza öğretmekle korunabilir.
İnsanlarımız Kurdistan topraklarında bile güzelim Kürdçemizi eğitim yoluyla öğrenemiyorlar. Güney Kurdistan’da ve Rojava bölgelerinde yeni başlayan eğitim kurumları var. Doğu Kurdistan’da bile sınırlı da olsa Kurd dili eğitimi var. Kuzey Kurdistan da ise Kurd dili eğitimi halen yasaktır. Göstermelik olarak Kürdçe öğrenme kursları serbest bırakıldıysa da, bu olanak halkımızı aşağılamaktan öteye gidemedi. Bir halkın anadilinde eğitimi yasaklamak faşizmi, barbarlığı aşan soykırım kapsamına girer. Kendi vatan topraklarımızda bize soykırımı dayatan soysuzlara duyurulur. Vatanımızda olsun, sürgünde olsun dilimizi öğretmeyi başarmalıyız. Özellikle Batı Avrupa’da Kürd dilinde eğitim kurumları için Devlet desteği de vardır. Üç beş eğitmen kardeşimiz, soydaşımız bir araya gelip bir okul açabilirler. İnsanlarımızın yaşıyor oldukları her şehirde bu tür çalışmalar yapılabilinir.
Siyasi partilerin güdümünde bu tür çalışmaları yapmak şart değildir. Eğitim kurumları zaten siyasi görüş veya partilere özgü olmalıdır. Eğitim kurumları Kurdistani olmamalıdır. Siyasi ve diplomatik alanlar da enstitü düzeyinde eğitim kurumları olmalıdır. Bu konularda her Kürd bireyine görev düşüyor. Bu asil bir görevdir. Bu görevi yerine getirmekte prestijdir. Kolaydır. Peki niye yapmayalım? Hadi bakalım. Bu yarışta yer alın. Siyasi, tarih ve kültür dedik eğitimimize değindik. Sosyal ilişki ve ekonomi alanlarını da önemsemeliyiz. Farklı siyasi görüşte olup farklı siyasi parti veya örgüte inanan insanlarımızın Kürdlük adına sosyal ilişkileri olmalıdır. Aynı çerçevede Kürdlük adına müşterek olarak ekonomik alanlarda ortaklıklar olmalıdır. Siyasi bir görüş, siyasi bir parti veya örgüt tarafı olabiliriz. Kürdlük alanında en az yapabileceğimiz dayanışma olabilmelidir.
Her Kürd bireyi benim gibi Bağımsız Kurdistan Devletler Birliği Projesine hizmet etmek istemeyebilir. Ama her Kürd bireyinin Kürdler arası kurumlaşmaya ve dayanışmaya hizmet etmesi gerekir. Benim yazmadığım birçok alanda dayanışma olmalıdır.
Bİ BAWERİYA KURD U KURDİSTAN A SERBUXWE DEM A WE XWEŞ.
Saygılarımla,
Hüseyin Baybaşin