Vatanımızı işgal etmiş ve paylaşmışlar. İnsanlarımızı süründürerek sömürüyorlar. Barbarca zulüm ile Halkımıza yönelik sistemli olarak soykırım uyguluyorlar. İnsanlarımızı kalleşçe katlederek, zorla vatan topraklarından sürgüne yolluyorlar. Halkımızı hapsederek aile hayatlarını, yaşam düzenlerini yok ediyorlar. Bunların hepsini ve benzerlerini günlük ve sistemli olarak yapıyorlar. Türlü oyunlarla Halkımızın iş düzenlerini yıkıp yok ediyorlar.
Halkımızın varlıklarını(servetlerini) çirkin ve yobazca oyunlarla ellerinden alıyorlar. Bunları yaparken, Allah, din, ahlak, hak, hukuk kavramını unutuyorlar. Hepsinden daha çok iğrenç olan ise fitne-fesat ile Halkımızı birbirine düşürüyorlar. Bunun sonucu olarak Halkımızın çekiyor oldukları sıkıntıların oluşturduğu stres nedeniyle bazı insanlarımızın kafası karışmış, yollarını şaşırmışlar. Kolayca kurtuluş arayışlarıyla kendilerini çok daha fazla sıkıntılara sürüklüyorlar. Böylesi gelişmeleri hepimiz görüyor ve biliyoruz. Toplumsal erozyon dediğimiz budur.
Durup dururken, Kurd’ün Kurd’ü suçlaması, dolandırması gibi ucuz hesaplar, bu erozyonun görüntüleridir.
Toplumumuzun küçük bir kesimi bu tür ucuz ve çirkinlerle kendilerini tatmin ediyorlarken diğer küçük bir kesim de kendi çıkarları için her türlü kılığa giriyorlar. Toplumumuzun önemli bir kesimi de olanı biteni öfkeyle izlerken saldırganlık yapıyorlar. Seslerini duyurmak için kendilerine çok yakın olan değerli ve verimli şahsiyetlere bile kabalıkla saldırıyorlar. İşgal güçlerinin tüm çirkefliklerine, baskı ve dayatmalarının oluşturduğu erozyona rağmen, Kurdistan toplumunun çürüklerinin oranı, Türkiye’de kendilerini Türk olarak kabul edenlerin oranından daha azdır. Yüzde bir bile değildir. Yani, kendilerini Türk olarak kabul edenlerin çürükleri, nüfus oranının yüzde on ise Kurd toplumunun çürükleri o yüzde onun yekun toplamının yüzde biri bile değildir.
Kurdistan topraklarını işgal etmiş olan devlet yönetimleri ve ülkelerde asla istikrar ve yaşanabilir düzen oluşmadı, asla da oluşmayacak. Kurd Halkı’nın yüzde doksandan fazlası dipdiri ve kararlılıkla Bağımsız Kurdistan Devletini kurmayı istemeleri, soylu tarihi varlıklarının gereğidir. Halkı’mızın yüzde doksandan fazlası Bağımsızlık istiyor ancak bunun nasıl yapılacağı konusunda görüş birliği oluşmamıştır. Bunun nedeni de işgal güçlerinin oluşturduğu erozyonun etkisidir. Bunun aşılması gerekir.
Kurdistan Birleşik Devletleri projesi bu bilgi birikimi ile çare oluşturmak amacıyla oluşturulmuştur. Tüm Kurdistani siyasi hareketlerin kendi siyasi stratejilerini değiştirmeye hazır olmaları ve Kurdistan Birleşik Devletleri’nin inşa edilmesine destek sunmaları tek çıkar yoldur. Bilindiği gibi 24 Temmuz 2018 tarihinde ilan edilmiş olan Hükümet adına çalışmalar yürütüyoruz. Mevcut Dünya Düzeninin güç dengelerini dikkate alarak, Kurdistan Bağımsızlığı için hak olan yasaların kullanılmasını öncelikli çalışma olarak yürütüyoruz.
Takdir edilecektir ki bu çalışmaların kapsamı geniş ve başarılması olağanüstü zordur. Mantıklı ve kararlılıkla zorlukları aşmanın çalışmalarını yürütüyoruz. Yapılması gerekenleri sürekli olarak paylaşıyoruz. Yaptıklarımızın detaylarını paylaşmıyoruz. Düşmana geçit yollarımızı, toplantılarımızın yerlerini, çalışmalarımızın yürütme konseyinin ad ve adresleri gibi, Avukat, uzman danışmalarımızın da adreslerini paylaşmıyoruz. Çalışmalarımızın hedefi, ses getirmek için reklam yapmak değildir. Hedefimiz başarıdır. Bunun anlaşılmasını rica ediyoruz. Çalışmalarımıza katılmak isteyen şahsiyetlere kapı açıktır. Katılım şartlarını birçok kez paylaştık ve isteyenlere de bire bir ulaşıyoruz. Bire bir görüşmek isteyenler ile de görüşüyoruz. Bazen ilgisiz soru ve taleplerle bize ulaşanları bile yanıtlıyoruz.
Şimdiye kadar yapılmış ve yapılıyor olan siyasi çalışmalardan farklı stratejik yöntemler kullanıyoruz. Hiç kimseden finansal destek istemedik. Teklif eden birçok soydaşımızı da net olarak teşekkür ederek cevap verdik. Yardıma ihtiyacımız yok. Kararlı katılımcılarla görüşüyoruz.
Çok seçici davranıyoruz. Bazı şahsiyetlere de kendimiz ulaşıyoruz. Projemizi, hedef ve yöntemlerimizi izah edip teklifte bulunuyoruz. Bu çalışmalarımızın yanı sıra bize ulaşmak isteyenlere açığız. Bu siyasi hareket, Kurdistan topraklarının her santimetresini ve her vatandaşını kapsayan bir harekettir. Doğal olarak, katılmak isteyen soydaşlarımızın bu siyasi hareketin amaç ve hedeflerini kabul etmesi gerekir. Çalışmalara katkı sunabilmesi gerekir.
Bizimle ilişki kuran bazı tanıdık şahsiyetler “bu proje çok büyüktür, çok gereklidir ama Halkımız ve şartlar uygun değil” diyorlar ve bize farklı siyasi çalışmalara katılmamızı teklif ediyorlar. Mevcut siyasi hareketlere katılmamızı teklif edenler oluyor. Türkiye’de siyaset yapmaya davet ediliyoruz. Biz, bu tekliflere kapalıyız diyoruz. Halkımız gibi şartlar da Kurdistan Bağımsızlığına uygun ve hazırdır dediğimiz de, bize, “eleştiriye açık değilsiniz” diyorlar. Ne alaka? Biz bir çalışma yürütüyoruz. Hükümet kurulmuş. Çalışmalarımızla ilgili paylaşımlar gibi Hükümet’e ait uskgov.com web sitesi çalışıyor. İlan kararı ve çalışmalarımızın temel prensipleri ve Birleşik Devlet haritası paylaşılmış. Aynı sitede ve bizim birçok paylaşımlarımız da, kurdistan@uskgov.com e mail adresi aracılığıyla bize ulaşılabiliniyor ve her soruyu yanıtlıyoruz. Bunları görmezlikten gelmeyelim.
Birçok takipçi soydaşlarımız gibi bize ulaşan bazı şahsiyetler, “panel-konferans” gibi toplantılar veya mitingler yapmayı düşünüp düşünmediğimizi soruyorlar. Bu hususla ilgili birçok paylaşımlarımızda açıklamalarımız var. Bizim çalışmalarımızla ilgili günlük, haftalık ve aylık toplantılar var. Diplomatik çalışmalar, kurumlaşma çalışmalarımız için toplantılar, konferanslar, paneller oluyor.
Masraflarımızı Hükümet’imiz karşılıyor. Bütçemiz çalışmalarımıza yetiyor. Kurumlaşma çalışmalarımız, ticari ve endüstriyel projeleri de kapsıyor. Bu siyasi hareket, Kurd u Kurdistan davasının geldiği aşamanın son adımıdır. Devletleşme hareketidir.
Halkımızı yürüyüşlere, stadyum ve salonlara festivallere sürüklemeyecek, soydaşlarımızın kapılarını çalıp para toplamayacak. Soydaşlarımızla direk diyalog kuracağımız çalışmalar da olacak elbette.
Halkımızın adına siyasi çalışmalar yürüten kurumlar ile ilişkilerimiz var. Söyleyeceklerimizi ulaştırıp yanıtlarını muhafaza ediyoruz.
Elbette ki Halkımız adına siyaset yapan kurumlar kendi siyasi anlayışları çerçevesinde mitingler, yürüyüşler, festivaller organize edeceklerdir. Biz, mevcut Kurdistani siyasi hareketlerin son bulmasını istemiyoruz. Halkımızın istek ve beklentileri çerçevesinde kendilerini geliştirmeleri gerektiğine inanıyoruz. Kurd u Kurdistan davası, Bağımsızlık aşamasına gelmiştir. Bu inançla, kararlılıkla yeni oluşum gerekli görülmüş ve çalışmalar başlamış. Uzmanlarımızla bilimsel çalışmalar yaparak Kurdistan Birleşik Devletleri’ni resmileştirmek kararıyla Hükümet kurulmuş.
Halkımızın ve temsilcilerimiz bu yeni stratejik adıma hazır olmaları şarttır.
Bu hareket, bir siyasi parti değildir. Bir örgüt veya dernek değildir. Kurdistani siyasi hareketleri birleştirmeyi değil, birlikte çalışmayı sağlamak hedeftir. Hükümet’tir adı.
Bazı soydaşlarımız çok daha hızlı çalışma yapılmasını bekliyorlar. Haklıdırlar. Bilinmesini rica ediyoruz ki bu siyasi hareket, bilinçli ve kararlılıkla yürütüyor çalışmalarını. Halkımız, bizden daha fazla bilgi paylaşmamızı bekliyorlar. Gayet doğal ve çok haklı bir beklentidir. Çalışmalarımızın başarıyla hedefe ulaşması amaçtır. Günü gelince gerekli paylaşımlar ve bilgilendirmeler yapılacak elbette.
Tekrarla, çalışmalara katılmak isteyen soydaşlarımızla görüşmeyi önemsediğimizi hatırlatalım.
SerbiLîndî bi avabuna Yekîtîya Devletên Kurdîstan’ne.
30-11-2018
Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin