Bir birey sosyalist, muhafazakâr ya da dindar olabilir; ancak bu, Kurd kimliğinden uzaklaşmayı gerektirmez. Bizler, tarih boyunca barbarların işgali altında ve terör örgütleri tarafından yönetildiğimiz için kendimizi yeterince geliştirememiş olabiliriz. Fakat gerçek şu ki, bir insan farklı inançlara ve siyasi görüşlere sahip olabilir; ancak ulusal kimliğine bağlı olmak zorundadır. Kendi kendini yönetme hakkına yönelik çalışmalara katılmak, her bireyin sorumluluğudur. Sosyalist, muhafazakâr veya dindar bireylerin Kurd kimliğinden uzaklaştığını düşünmemeli, böyle bir algı oluşturmamalıyız.
ABD ve Ortadoğu’daki Stratejik İlişkiler
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı temsilcisiyle yapılan röportajda, önemli olanın Kurdlerin kendi kimliklerine sahip çıkması ve kurtuluş hedeflerini gerçekleştirme konusunda adım atması olduğu vurgulandı. Eğer ABD ve diğer devletlerle kurulan ittifaklar, onların çıkarlarına hizmet edecek şekilde düzenlenirse, bizi tercih etmemeleri için hiçbir neden kalmaz. Ortadoğu’da istikrarın sağlanması, İsrail’in güvenliği, IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin önlenmesi, Kurdlerin demokratik yapılar altında bir arada yaşaması gibi pek çok neden, bu ittifaklar için geçerli sebeplerdir. ABD gibi büyük devletlerle yapılacak işbirliği, Kurdlerin bağımsızlık hedefi için önemli bir adım olacaktır. Bu süreçte beklentiler büyük görünse de, ulusal haklarımızı korumak ve geliştirmek esastır.
Rojava’daki Eğitim Gelişmeleri
Rojava’da eğitim alanındaki gelişmeler, sevindirici ve umut verici adımlardan biridir. Bu başarıyı kutluyor, tüm Kurd yandaşlarımızın ve soydaşlarımızın bu gelişmelere destek vermesini rica ediyoruz. Özellikle dünyanın gelişmiş ülkelerinde yaşayan Kurdlerin, Kurdçeyi daha fazla öğrenmeleri ve öğretmeleri konusunda daha fazla çalışma yapılmalıdır. Kurd toplumunu bilimsel bir çerçevede dil konusunda geliştirmek, ulusal bilincin yükseltilmesi açısından önemlidir. Zihinsel tembellikten uzaklaşıp, dilimize ve kültürümüze sahip çıkmamız gerekmektedir.
