Kurd olup ,içinde biraz olsun Kurdlük duygusu olan insanlarımız eğer insani değerleri korumaya kararlılarsa eninde sonunda kendi kimliklerine döneceklerdir. Kendi soylarına sahip çıkmaya ve en azından kendi soylarının varlığının korunması gerektiğini kabul edeceklerdir. Bunun çoğalması hatta Kurdlerin hepsinin bu durumu kabul etmesi Kurdîstanî kardeşlerimizin çalışmalarıyla mümkün olacaktır. Soyuna sahip çıkmaya dönüş yapan insanlarımızın geçmişte yaptıkları hatalarından ve kusurlarından ötürü suçlamayalım. Onlara ‘‘defolun’’ demeyelim. Kendi kimliklerine ve uluslarına hizmete yönelmelerini alkışlayalım. Bunların Kurdîstanî değerli insanlarımızın mücadelesiyle sağlanan kazanımlar olduğunu görelim ve gurur duyalım.
Hâlâ bugün Kurdîstan’ı haritadan kaldıran ve Kurdlere soykırım uygulayan Türkiye terör devletine hizmet eden zavallıların bile eninde sonunda Kurdlüğe dönmelerini sağlamalıyız. Kendi soylarına sahip çıkmaya dönmelerini ve yönelmelerini sağlamalıyız. Kurdistan Birleşik Devletlerinin resmileşmesiyle Kurd olmayanların da hak ve hukukunu Kurdistan devletinin anayasasının koruması altında yaşamalarını sağlamalıyız. Bunlar önemlidir.
Biz devletimizi resmileştirmeye ve devlet olmaya odaklı çalışmalarımızı yürütürken gerçekçi olmalıyız. Kurdistan’da yaşayan çingenelerimiz var. Kendilerini başka etnik kökenden sayan insanlarımız var. Hepsini Kurdistan devletinin koruması altında sahiplenmeliyiz. Kurd olup çirkefleşmiş, kökünden ve soyundan uzaklaşmış insanlarımızı da ıslah etmeli ve onları yine Kurdîstan’ımızın anayasasının güvencesi çerçevesinde yaşamalarını sağlamalıyız. Bunlar önemli hususlardır. Kızgınlığımız olacak. Öfkemiz olacak. Çektiğimiz zulmü hazmetmemiz zor olacak. Fakat uygar devlet olmanın gereğini yapmak zorundayız. Kurdîstanî düşünen, öfkeli olan ve gerçekleri ifade eden kardeşlerimizin devlet olmanın gerekliliğini de benimsemelerini isteriz.