OSMANLI’YI YIKIMA SÜRÜKLEYEN TÜRKÇÜLÜK FAŞİZMİNE HİZMET, KURD U KURDİSTAN DAVASINA İHANETTİR, ÇÜNKÜ …

0
1040

24 Temmuz 1923 yılında Lozan antlaşmasıyla Kurdistan yok sayıldı. Türkiye, Irak ve Suriye devlet olarak tanındılar. Kurdistan toprakları, Osmanlı İmparatorluğunu yok eden İngiliz ve Fransız’ların öncülüğündeki Birinci Dünya Savaşı döneminin güçlü koalisyonu tarafından bu üç yeni kukla devletler, İran ve bir parça da Sovyet Rusya’sı paylaşıldı.

Osmanlı’nın bir parçası olup, işgal güçleriyle iş birliği yaparak Osmanlı’ya karşı savaşanlar kendi devletlerini işgal güçleri sayesinde resmileştirdiler.
Türkiye ise, işgal güçleriyle Osmanlı’ya karşı işbirliği yapmış olan Mustafa Kemal ve kuvai milliye’sine teslim edildi.
Arap yarımadası da, İngiliz ve Fransız’larla anlaşarak, Osmanlı’ya karşı savaşan Arap ailelerine yeni devlet statüsüyle teslim edildi.
Suriye, Lübnan, Filistin, Mısır, Sudan, Libya, Tunus, Suudi Arabistan, Yemen, Qatar, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Irak ve Ürdün böylesi antlaşmalar-işbirliği sonucu oluştu.
Sahtekar, yobaz ve faşist zihniyetin esiri olan Türklük, Türk tarih tezi yazarları bu gerçekleri yazamazlar. Çünkü yobazdırlar. Sahtekar’dırlar, Faşist’tirler, Zihniyetleri kirlidir. Üstüne üstlük korkak’tırlar. Dolayısıyla doğruları yazamazlar.

Kurd Halkı ise, Birinci Dünya Savaşı Egemenleri olan İngiliz ve Fransız’ların liderliğindeki koalisyona “biz, Osmanlı’ya ihanet etmeyeceğiz.” “Türk kardeşlerimizle birlikte yaşamak istiyoruz” diyerek, onlarla, Osmanlı ordusunun saflarında savaştılar. Mustafa Kemal ise İkinci Ordu karargahından(ki ikinci ordunun karargahı Diyarbakır’daydı) Şam’a çağrıldı ve Sultan’ın kendisini Hicaz komutanlığına atadığını tebliğ ettiler. Mustafa Kemal o emre uymadı. Bin türlü bahane uydurdu. Hastalığını bahane etti. Hicaz ordusu komutansı kaldı. Arap askerler kendi Halk kurtuluş hareketleriyle birlikte hareket ettiler. Çoğunluğu Kurd olan Osmanlı ordusu açlık ve susuzluktan kırıldı.
Mustafa Kemal kendi yandaşlarını da İngiliz ve Fransız’ların yardımıyla cepheden geri getirtti. İsmet İnönü onlardan biriydi. O tarihte İsmet İnönü, Yemen komutanıydı. Benim ve yakınlarımın büyük dedelerimiz o ihanet sonucu yaşamlarını yitirdiler. Mustafa Kemal ve kendisi gibi kalleş vatan hainleri, İngiliz ve Fransız’ların köpekliğini yaptıkları için Türkiye’ye yönetici oldular.

Osmanlı da böylece yıkıldı. Kurd Halkı da İngiliz ve Fransız’ların liderliğindeki işgal gücü koalisyonuyla işbirliği yapmadıkları, Osmanlı’ya karşı savaşmadıkları için, işgal güçleri de Kurdistan’ı parçalara böldü, devlet statüsü vermediler.

Türkçü ve Türk tarih tezi yazar ve savunucuları, bu doğruları çok iyi biliyorlar. Kalleş, korkak, barbar köpekler, bunlar yalansa biriniz çıkın da “yalandır” deyin. Ben de doğru belgeleri suratınıza tükürük gibi çarpayım.
Türkiye’yi böylesi bir kirli işbirliği sonucu kurmuş olan fino köpekleri, soylu Kurd Halkı’nın asil ve kahraman evlatlarına karşı kalleşçe ve orantısız güçle saldırıp, kendilerini Kurd’lerden üstün gibi göstermeye çalışabilirler.
Tarih, sizin gibilerin kalleş, kahpe yuvasının sivrisinekleri olduğunuzun kanıtıdır.

Aynı tarihi bilgi, Kurd Halkı’nın yazılı on iki bin yıllık insani değerlerin en üst düzeyde üstün ayrıcalığının kanıtlarını da bilgi olarak içermektedir.
Sizler, Türklük adına bir avuç zayıf kişilikleri, kendiniz gibi çirkefleştirmiş olabilirsiniz. Bu durum sizi balın gibi şişirmiş. Sizler, oluşturmuş olduğunuz pislik pislik Dünya’nızda pis pis yok olup gideceksiniz.
Kurd u Kurdistan davası, Kurdistan Birleşik Devletleri statüsüyle taçlanacaktır. Bundan hiçbir Kurd’ün şüphesi olmasın.

Kurdistani siyasi hareketler, Türklük adına sırtlarını dönmek zorunda olduklarını görmelidirler. Türkiye devleti pislik yuvasıdır. Zulum odağıdır. Barbar zihniyetin ürünüdür. Bu pislik yapı, Kurdistan topraklarından temizlenmeden, Kurdistan’da Kurdewarî değerler asla ve asla yeşermeyecektir. Bu durumu görmeyen, anlamayan, kabul etmeyen hiçbir Kurd ve Kurdistani siyasi hareket asla Muaffak olamaz.
Kurdistan Birleşik Devletleri projesi bu bilinç inancıyla oluşmuştur. 24 Temmuz 2018 tarihinde Lozan’da kuruluşu ilan edilmiş olan Hükümet, bu projeyi hedefe ulaştırmak kararıyla kurulmuştur.
Kurdistanî zihniyet sahibi her Kurdewarî Kurd bu projenin Hükümetini tanıyarak sahip çıkmalıdır. Dem a we xweş.

21-08-2018

Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin