SAKIN UNUTUP KÜÇÜMSEMEYİN. KÜRD HALKI, TARİH BOYUNCA FEDAKARCA BİRİBİRİNE SAHİP ÇIKMIŞTIR.

0
873

Kürd Halkı, binlerce yıllık tarihi boyunca dayanışma içerisinde olmuştur.
Gerektiğinde birlikte hareket etmişlerdir. Kurdistan’ın liderleri Osmanlı İmparatorluğuyla antlaşma yaptıklarında birlikte hareket ettiler. Bu bir sır değil. Osmanlı ile Kurdistan Kral’larının-Mir’lerinin yapmış oldukları antlaşmanın Kürd halkına yıkımı-tahribatı getirmiş olması Osmanlı’ların sistemli olarak alçakça kalleşliklerinden kaynaklanıyor.

Kurdistan’ın Kral ve Mir’leri Mustafa Kemal ile de işbirliği yaptıklarında da yine saygı duyulacak örnek bir şekilde birlikte hareket etmiş oldukları da sır değildir. Mustafa Kemal Kurdistan liderlerine 1919 yılında Erzurum ve Sivas kongrelerinde koalisyon Devlet yönetimi sözünü verdi. Yani Kürd’ler Devlet yönetiminde ortak olacaklardı. Kurdistan’ın kahraman savaşçıları, Rum çetelerini İzmir’den de çıkardıktan sonra, Rusya ve İran askeri güçlerini geri çekilmek zorunda bıraktılar.

Bunun hemen sonrasında Mustafa Kemal’in kuvva-i milliye’si Kurdistan’ın soylu liderlerini kahpece katlettiler. Kurdistan’ın Halkını terörize edip milli servetini çaldılar. Kürd Halkına yönelik alçaklık, kahpelik, barbarlık, zulüm ve talan, Türklük adına bugün de devam ediyor.

Soysuz kuduz köpekleri, terörist kim? Türkiye devleti ve Türklük adına oynaya bakın kuduz köpeklere dönmüş teröristleri görürsünüz.
Kürd Halkının soylu kahramanları Saddam zulmüne, Güney Kurdistan’da daha dün İşid üniformasını giymiş olan kuduz köpeklerine, Şengal’de, Kobane’de, Raqqa’da, Afrin’de birlikte hareket ederken canlarını feda ettiler. Türk’lük adına Kürd halkının üstüne saldırttığınız kuduz köpekleri İşid şemsiyesini kullandılar ama hepsi Türk-İslam sentezinin leş kargaları olduğunu bütün Dünya gibi biz de biliyoruz.

Osmanlı’dan önce de Kürd Halkı gerektiğinde soydaşlarını korumak için birlikte hareket etmişlerdir. Bu konu da binlerce kitap yazılmış. Osmanlı’nın son dönemlerini ve Cumhuriyet Türkiye’sinin kuruluş yıllarında Türk’lüğün ruh halini ve barbarlığın yanı sıra alçakça kalleşliklerini örneklerle yazmış olan çok değerli Kürd şahsiyeti Nuri Dersimi’nin Hatıratım ve Kurdistan tarihinde Dersim adlı kitaplarını okumayı öneririm. Her Kürd’ün bu iki kitabı mutlaka okumaları gerekir.

Bizim Halkımız soyludur. Asildir bizim Halkımız. Daha da ötesi Kürd Halkı çok fedakardır. Özellikle Türk’lük adına Türkiye Cumhuriyeti Kürd Halkına yönelik barbarca zulüm ile soykırım uyguladığı gibi insanlarımızı sistemli olarak suçlu duruma düşürüp, çirkinleştirip etkisizleştirme çalışmalarını da yapmıştır. Böylesi planlı dayatmalardan ötürü Türkiye devleti bazı Kürd bireylerini çirkefleştirip kirleterek Kürd’lüğün asil kimliğinden uzaklaştırabilmiştir. Bu durum, Türkiye’deki kadar olmazsa da İran, Irak ve Suriye’de de oluşmuştur. Bütün bu sistemli çirkin dayatmalar-oyunlar çok az oranda Kürd şahsiyetlerini asil Kürd kimliğinden uzaklaştırabilmiştir. Bu oran Kurdistan Halkının nüfusunun yüzde biri bile değildir. Kürd düşmanlarının yalan içerikli karalama propagandasına aldanmayalım. Kürd insanı soylu olduğu kadar fedakar’dır.

Kürd Halkı genel olarak soylu değerlerine bağı ve paylaşımcıdır.
Bu ruh yapısına sahip Kurdistan Halkı başkalarına hizmet ettiğinden çok fazla kendi halk ve ülkesine hizmetle sahip çıkmaya odaklanmalıdır. Kurdistan Birleşik Devletleri’nin resmileşmesine hizmet bu amaca malzemedir. Kurdistan Birleşik Devletleri’nin resmileşmesine hizmet, Kürd’lüğün soylu değerlerine hizmet etmek demektir. Kurdizm’i oluşturmakla Kürd halkının kendi soylu değerlerine sahip çıkmasının yol göstericiliği oluşacak. Kürd halkı Kurdizm ile Kürd’lüğe sahip çıkmaya sarılacak. Kuruluş çalışmalarını yürütüyor olduğumuz Hükumak a Dewletên Yekîtîya Kurdistanê bu amaca hizmet edecektir. Hazırlık çalışmalarını yürütüyor olan komite üyeleri soylu ve fedakar arkadaşlarımıza Kurdî saygılarımla teşekkür ediyoruz.
Kürd Halkının birlikte hareket ederek Kurd u Kurdistan’a sahip çıkmasını sağlamak, Hükümetimizin birinci derecede görevi olacak. Kurd u Kurdistan her bijî.

04-04-2018

Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin