Arkadaşlarımızın, soydaşlarımızın ve özellikle dindar soydaşlarımızın bilmeleri gerekir ki; Kurdistan Birleşik Devletleri hükümeti olarak bizler hiçbir kutsal kitabın yakılmasını doğru bulmuyoruz. Diğer taraftan İsveç’te kanunlar bir din kitabının yakılmasına izin veriyorsa ve eğer, bunun Birleşmiş Milletler düzeyinde yasal zemini varsa İsveç devletinin iktidarının sorunudur.
Türkiye Büyükelçiliği önünde yapılmış olması eylemcilerin Erdoğan’ın suratına bir tokat vurmak istedikleri de açıktır. İsveç devleti iktidarının böylesi bir duruşu olamaz, açıklamaları da bu yöndedir. Ama eylemi yapan şahıs ve onun etrafındakiler de Bay Erdoğan’a; ‘‘al yüzüne bir tokat, al yüzüne bir tükürük’’ diyerek siyasileştirmişler.
Esasen bu eylem Türkiye’ye yöneliktir. İslam toplumuna yönelik bir eylem değildir. Erdoğan’ın kendisine yönelik bir eylemdir. Demek istiyorlar ki; Türkiye devleti ile bizim anlaşmalarımız ve ilişkilerimiz var. Ama Erdoğan denen şahsiyetle ilişkimizin ve çalışmalarımızın artık olamayacağı’’ mesajını vermek istemişler.
Bay Erdoğan ve çevresindeki mesnetsiz kişilikler; ‘‘siz bunu yapmazsanız, biz de sizin NATO’ya girmenize izin veremeyiz’’ diyor. Kendi siyasi çıkarlarınızı NATO kurumuna malzeme yapamazsınız. Buna izin vermezler. Eğer Türkiye’yi yönetenler Türkiye’nin NATO’dan çıkmasını istemiyorlarsa, bu gevezelikten Bay Erdoğan’ı ve çevresini vazgeçirmeleri gerekir.
Türkiye, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya girişine bu uydurma bahanelerle diretirse, NATO’da Erdoğan’ın kıçına bir tekme vurur. NATO’dan dışlarlar.
Ayrıca kendilerini özellikle Türk kabul eden vatandaşların bilmeleri gerekir ki; İsveç ve Finlandiya devlet kanunlarının ve anayasalarının Almanya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın ve Hollanda’nın kanunlarından farklı olmadığıdır. Avrupa Birliği üyesi devletlerin hepsinin kanunları Avrupa Birliği İnsan Hakları anlaşmalarına uygundur.
İsveç ve Finlandiya’ya fırsatçılık yaparak; ‘‘kanunlarımızı değiştireceksiniz, biz böyle istiyoruz, bizim işimize böyle yarıyor’’ derseniz, kıçınıza tekmeyi yersiniz. Bunu net olarak bilin.
FETÖ dediğin örgütle sen ortaktın. Şimdi onlara terörist diyorsun. Peki, sen nesin?
PKK ve Rojava’da ki Kurdistanî güçlere terörist diyorsun. Kurdlerin bütün hak ve hukuklarını ihlal ettin. Kürtlere yönelik dayattığın uygulamaların soykırım olduğunu bütün dünya gibi bu ülkelerde biliyorlar.
Kurdistan topraklarındaki Kürdçe isimlerin hepsini, dağı, taşı, Xweda dâhil canlı ve cansız ne varsa hepsinin adlarını Türkçeleştirmişsiniz. Bu soykırımdır. Soykırım suçudur. Bu yaptıklarınız da bunun kanıtıdır. Bu insanlar bunu görünce sizden utanç duyuyorlar ve sizden kurtulmanın yolunu arıyorlar. Sizin büyümenizi istemiyorlar değil. Sizi çekemiyorlar değil. Sizin pisliklerinizin kokusuna tahammül bile edemiyorlar.
