Değerlerimize sahip çıkmak zorunda olduğumuzun bilincini geliştirmek-öğretmek zor değil. Ulusal zenginliklerimizi de, ulusumuzun yararına kullanmayı “prensip” olarak benimsemek zor değil.
Kurdîstanımızın parçalara bölünmüşlüğünden dolayı soylu Halkımız, dört ayrı barbar işgalci devletlerin yönetimi altında yaşamak zorunda kalmış.
Barbar işgalcilerin yönetiyor olduğu Kurdîstanımızda, ulusal kimliklerine sahip çıkan asil soydaşlarımız, bilinçli ve sistemli olarak göçe zorlanmışlardır.
İşgalci barbarlar, Kurdîstan’dan göçe zorladıkları insanlarımızın da peşini bırakmamışlardır. Yine, bilinçli ve sistemli olarak, Kurdlüğüne sahip çıkan etkin insanlarımızı etkisizleştirmek için çalışmalar yapmışlardır.
İşgalcilerin, sürekli ve sistemli olarak etkin insanlarımızı kriminilaze ederek hapsettirerek, katlederek, göçe zorlayarak etkisizleştirmelerini, Avrupa Birliği ülkeleri, ABD, Rusya, Birleşmiş Milletler kurumu gibi Dünya kamuoyu tarafından çok iyi bilinmektedir. Bu gerçeklere rağmen, işgalci barbarlar, “devlet” olarak varlıklarını sürdürebiliyorlar. Bu durum, her ne kadar Dünya’nın yönetiminde sözleri geçen etkin devletlerin ayıbı, utanmazlığı ise de, biz Kurdlerin de eksikliğindendir.
Dünya’nın yönetiminde etkin olan devletler ve Birleşmiş Milletler Kurumu, bu durumu görmezlikten gelemezler artık. Dünya kamuoyu da, doğruları görerek öğreniyor. Biz Kurdler de, durumumuzu ve kendimize sahip çıkmak için yapmamız gerekenleri öğreniyoruz. Bedelini çok ağır olarak ödedik. Bu doğru öğrendiklerimizle, kendimize, Halkımıza ve ülkemize yani Kurdîstanımıza nasıl sahip çıkmamız gerektiğini de öğrendik ya! Önemli olan budur. Ancak, bu bilgilerimizi geliştirip pratikte uygulamaya hız vermeliyiz.
Kurdîstan Birleşik Devletleri’ni resmileştirmek kararıyla 24-Temmuz-2018 tarihinde, İsviçre’nin Lozan şehrinde HÜKÜMET ilan etmiş olmamız yetersi de olsa bilinçlenmişliğin önemli adımıdır.
Yapmak zorunda olduğumuz çok işimiz olduğunu da sürekli olarak hatırlamak zorundayız.
Değerlerimize sahip çıkıp korumak ve ulusal zenginliklerimizi, Kurd ulusunun yararına kullanmak konusunda çok yetersiziz. Yetersizliklerimizin birçok nedeni vardır ama en önemlisi, cehalet ve ulusal bilincin yetersizliğidir.
Ulusal değerimiz olan büyük önder ölümsüz şehidimiz KADÎ MİHEMED’in tek oğlu var. ALÎ GHAZÎ’dir bu zat. Acaba, kaç soydaşımız, bu değerimizle ilgili yeterli düzeyde bilgi sahibidir? KAWA, değerli dostum ALÎ GHAZÎ’nin oğludur. Kek Ali, saygıdeğer hanımefendi eşi ve çocuklarıyla bir aile gibiyiz.
Zaten bir aileyiz. İlişkilerimizle de bir aile gibiyiz. Kek Ali, sürekli olarak kar, yağmur demeden, yaz kış, her ay ziyaretime gelir. Yaşlılıktan kaynaklanan rahatsızlık nedeniyle, ziyaretime gelmesi kısa bir süre gecikince, çok rahatsız oluyor. Benim için, davam için Hollanda Başbakanı’na, Kraliyet ailesine ve uluslararası kurumlara kınama mektupları yazar. Savunma avukatlarımla sürekli görüşür.
Kek Ali, ulusal değerimizin tek oğludur.
KAWA ve XATAR, birlikte işler yapmışlar. Sanat alanında müşterek işler yaparlar. Beni en çok etkileyen işleri, Güney Kurdîstan’da Kurd çocukları için bir okul ve bakım-hizmet evini yapmış ve işletiyor olmalarıdır. XATAR kardeşim, sürekli olarak Erbil’e gidip bu okul ve bakım evinin işleyişiyle ilgilenir. Tüm giderlerini de kendisi karşılıyor. Halkımızın, böylesi değerlere saygı duyduğunu biliyorum. KAWA nasıl benim kardeşim ise, XATAR da benim kardeşimdir.
Ailesi, zorba, barbar işgalcilerin zulmünün mağduru olan XATAR kardeşim, Almanya’da yaşayan bir ses sanatçısıdır. Kazandığıyla, Soylu Kurd Halkının en çok ihtiyacı olan alanda hizmet ediyor. Sahipsiz Kurd çocuklarına okul ve bakım evine yatırım yaparak hizmet ediyor. Thank you XATAR…
Özellikle Almanya’da yaşayan soydaşlarımız olmak üzere, soylu Kurd şahsiyetlerinin XATAR kardeşim gibi özverili Kurd değerleri kucaklamaları, XATAR gibi değerlerimizin çoğalmasını sağlar.
Kendini bilmez bazı kişiler de, XATAR ve KAWA’nın benim değer verdiğim kardeşlerim olduğunu bilsinler diye, bu yazıyı yazdım. XATAR gibi kendisini kanıtlamış, Kurdlüğüne sahip çıkarak Kurdlüğe hizmet ediyor olan her Kurd, benim kardeşimdir. Kurdîstanımızın, faşist ve barbar işgalcilerinin piyonları, böylesi değerlerimizden uzak durmalarını öneririm. Bu yazımın içeriğini asil soydaşlarımın bilgilerine sunuyorum.
19-11-2019
Saygılarımla, Hisên Baybaş
