YEKÎTÎYA DEWLETÊN KURDÎSTAN, KURD HALKI’NIN GELECEĞİDİR

0
1211

Kurd olup Kurd’lüğü önemsememek, kendini önemsememektir. Kurd olup Kurd’lüğe sahip çıkmamak, kendi kişiliğine sahip çıkmamaktır. Kurd olup, Kurdistan Bağımsızlığına hizmet etmemek, esirliği, köleliği kabul etmek demektir. Bir Kurd’ün, “biz Kurd’ler bağımsız devlet kurmaya ve yönetmeye hazır değiliz” diyebilmesi vatana ihanet suçudur. Kurdlüğe ihanet suçudur. Bunu dürüstçe kabul edelim. Ayrıca bu görüş sahipleri bilinçsizdirler. Bilgisizdirler. Kendilerine öz güvenleri yoktur. Doğruyu görmekten ve söylemekten korkmayalım. Kurd’lerin kendilerini yönetmeye, kendi devletlerini kurmaya hazır değildirler veya yeterli değildirler şeklindeki ucuz hesap söylemi, Kurd düşmanlarının, Kurdistan’ı işgal edenlerin ve onların suç ortaklarının propagandasıdır.

Soylu Kurd Halkı arasında Dünya’yı çok daha iyi yönetebilecek yetenek sahibi asil insanlar vardır. Suriye, Irak, İran özellikle de Türkiye’nin siyasi, ekonomi, eğitim, sağlık gibi temel gereksinim kurumlarının, dahi denilebilecek yöneticilerinin hepsi Kurd şahsiyetlerdir. Bu şahsiyetlerin Kurdistan Birleşik Devletlerine hizmet etmeye yönlendirilmeleri gerekiyor. Bunun yanı sıra, Dünya’nın gelişmiş ülkelerinde çok saygıdeğer Kurd bilim insanları vardır. Çok başarılı Kurd ekonomistler ve işverenler vardır. Bende, bu durumda olan asil insanlarımızın detaylı bilgileri vardır. Görüşmüş olduğum şahsiyetlerin, Kurdistan Birleşik Devletleri projesine hizmet edebilmenin heyecanıyla yaşıyor olduklarına tanık oldum.
Kurdistan siyasi hareketlerinin stratejilerini, Bağımsızlığa uygun olarak değiştirmeleri şarttır.

Bu anlamda, Sayın Barzani’nin geçen yıl Güney Kurdistan’da Bağımsızlık referandum seçimini organize etmiş olmalarından ötürü ne kadar teşekkür edersek azdır. Bu sayede bütün Dünya, Kurd Halkı’nın Bağımsızlık istediğini görmüş oldu. Kurdistan topraklarını işgal etmiş olan faşist ve barbar devletler birlik olup Kerkuk dahil bazı Kurd şehirlerini yeniden işgal ederek, başarılı Kurdistan Bağımsızlık referandum sonucu için kinlerini kustular. Bizler, vatanımızın her santimetresini işgalcilerden geri almaya kararlıyız. Biz Kurd’ler kararlılığımızı sürdürerek Bağımsız Kurdistan Birleşik Devletleri’nin resmiyet kazanmasını başaracağız. Hiçbir Kurd bundan şüphe duymamalıdır.

Azim ve kararlılıkla çok çalışmamız şarttır. İbadet gibi inanarak çalışacağız.
Dünya düzenini var olan olanaklarından yararlanacağız. Suç işlemeyeceğiz.
Kurd u Kurdistan davasının haklarına hukuk çerçevesinde sahip çıkacağız.

Birleşmiş Milletler hukuk sisteminde Halkların kendilerini yönetme hakları net olarak belirtilmiştir. Kurd u Kurdistan davası adına bugüne kadar Birleşmiş Milletler kurumuna müracaatla hak talep edilmemiştir.
Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümeti olarak bu adımın atılmasının çalışmalarını tamamladık. Bu çalışmanın sonucu bize, işgalcileri vatanımızdan kovmanın siyasi, Askeri ve hukuki yetkiyi veriyor.
Kurdistan topraklarını işgal edenler, mücadelemize, “terör” diyemeyecekler. NATO ittifakı Türkiye’yi savunamayacak. Birleşmiş Milletler hukuku, NATO ittifakının Türkiye ile anlaşmasını geçersiz sayar.

Çünkü, Kurdistan Birleşik Devletleri topraklarında, Türkiye işgalcidir. Suçludur. NATO müttefikliğinin bir NATO üyesine yönelik dış saldırı tüm NATO ittifak devletlerine yapılmış sayılır diye var olan ilgili anlaşma maddesi, Kurdistan Birleşik Devletlerine yönelik hükümsüzdür. Dünya düzeninin hukuk sistemi budur. Bir de işimizi başarmamız için bize gerekli güç oluşturmalıyız. Bunu da başaracağız.
Kurdistan Birleşik Devletleri’nin resmiyet kazanması için gerekli olan siyasi yapı adına hukuki süreç ve askeri güç yasal çerçeveye oturacak. Sonrası seher vakti namazı kadar, düğün alayının halayı kadar rahat ve zevkli olacak.

Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümet
çalışmaları hakkında boşboğazlık çerçevesinde söylemlerin, fitne fesat odaklı olduğunu ve işgalcilerden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz.
Halkımız, Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümeti’nin görevini başarmakla meşgul olduğunu ve boşboğazlıklara kulak vermeyeceğini bilmelerini rica ediyoruz.

16-11-2018

Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin