“Uğursuzluk” denen söylemin anlamı, yobazlıktır. Yobazlar kendi mikropluklarından ötürü oluşan olumsuzluklar için, “uğursuzluktandır” diye kılıf uydurmuşlardır. Kendi mikropluklarını, fırsatçılıklarını, sorumsuzluklarını yalanlarla örtbas etmeye çalışmaktan utanmayan hayasızlar, “uğursuzluk” söylemini de böylesi zihniyet anlayışıyla icat etmişlerdir.
Böylesi kişilikler her toplumda vardırlar. Bize yakın olanların kusurlarını görmek, kabul etmekten kaçınırız. İyi niyetle düzeltmeye çalışırız. “Düzelir” diye sabırlı davranırız. Tahammül sınırının aşıldığını kabul edip “yeter artık” dediğimizde, kendimiz için doğru olanı yapmayı ihmal ettiğimizi fark eder ve ikinci kez aynı husus için üzülüp yıpranmış olduğumuzla kalırız.
Bana yakın olan birçok kişilik örnek verebilirim. Konu şahsileşmesin diye, örnek vermek yerine, etrafınıza hassasiyetle bakmanızı öneririm. Bana yakın olan bazı kendini bilmez. Böylesi kişiliklerin gerçek yüzlerini görmeyi kabul etmek için, Yirmi üç yıl hapiste kalmam gerekiyormuş. Canımdan çok sevdiğim çocuklarıma, bu yönlü dert yanıyorum bazen. Yirmi üç yıldır hapis koşulunda esir tutulmuşluk, insanı çileden çıkartır. Yüksek müsaadenizle, ben bu süreci kazanım olarak kabul ettiğimi sizler paylaşmak istiyorum.
“Izdırap” denilebilecek yirmi üç yılı aşan süreç, bana beş kuruş etmeyen bazı kişiliklerin gerçek değerlerini görüp kabul etmeyi öğretti. Bunu “kazanım” olarak görmekten huzurluyum.
Daha da önemlisi, yirmi üç yılı aşan bu süreçte kendi ulusum için Kurdistan Birleşik Devletleri projesini resmileştirmek amacı ile Hükümet kurup ilan edilmesini gerçekleştirip ilk adımın atılması hizmetinde bulunduk. Değerli soydaşlarımla birlikte başlatmış olduğumuz bu hizmet, yirmi üç yıllık esaretin ürünüdür. Hükümetimizin yeni çalışmalarını ilan etmekle uğraşıyor olmanın coşkusuyla, affınıza sığınarak biraz dertleştik. Saygılarımla.
04-04-2019
Saygılarımla, Hisên Baybaş