Zaman zaman, bazı Kurdîstani siyasi çevrelerin adına hareket ediyor olduğunu iddia eden kişilikler, soylu Halkımızın asil değerlerine yönelik çirkin saldırıları, iftira içerikli çirkeflikleri, Kurdîstan’da işgalci olan barbarları aratmıyorlar. Hatta, çok daha fazla çirkeflikler yapıyorlar.
Özellikle Avrupa ülkelerinde, sürgünde yaşamak zorunda kalmış olan asil soydaşlarımızın sorun ve sıkıntılarını umursamadan, kendilerine karşı düşmanca yaklaşım içinde olmaktan utanmıyorlar. Böylesi kişilikler, bilinçli hareket ediyor olan düşman güçlerinin maşası mıdırlar? Yoksa, cahil, sorumsuz, değersiz kişilikler midirler?
Yoksa, bu kişilikler, malum siyasi hareketin gerçek yüzü müdürler?
Bu soruların yanıtı, bizim için olduğu kadar, soydaşlarımız için de acildir.
Geçmiş yıllarda, benzeri çirkin yaklaşımlar, aile yakınlarıma ve şahsıma yönelik, birçok kez tekrarlandı. Böylesi saldırgan çirkinliklere karşı, sürekli olarak bireyleri suçlayıp olayları geçiştirdiler. Biz de, öylece kapattık. Ancak, böylesi çirkef saldırılar sürekli olarak aynı kapıdan çıkıyorsa, ev sahibinin kapısını kontrol etmesi gerekmez mi?
Halkımızın çekiyor oldukları sıkıntılar sır değil. Sıkıntılarından ötürü hassaslaşmış olan asil insanlarımıza barbarca yaklaşımlarınız niye?
Asil soydaşlarımızın kapısını çalıp destek-yardım istediğinizde, size “buyurun” diyenlere teşekkür etmeniz size, “imkanım yok” diyenlere de anlayış göstermeniz çok mu zor? Kampanya adı altında destek istemek ayrıdır, bağırıp tehdit edip “ya verirsin, ya da seni pişman ederiz” gibi terbiyesizce davranışların, düşmanca saldırganlık olduğunu aklınız almıyor mu?
Malum siyasi hareketin yönetim kadrosunun bu hususlara özenle dikkat etmelerini duymak istiyorum.
Biz, birlikten, dayanışmadan yana çalışmaları saygıyla kucaklarız.
Çalışma arkadaşlarımıza yönelik tehditle haraç istemek çok çirkindir. Ahlaksızlıktır. Bu yazıyı yazmaktan rahatsızlık duyuyorum.
Tekrarını duyarsam, isimleri ve detayları yazarım. Ayrıca, Kurdîstan Birleşik Devletleri Hükümet üyelerine ve çalışanlarına yönelik her söylem ve eyleminizin kat be kat karşılığını veririz. Çirkefliklerinizle bizi tahrik etmemenizi öneririm. Ayrıca, soydaşlarımızın hepsine yönelik tutum ve tavrınızın muhasebesini iyi yapın. İnsanlarımıza yönelik düşmanca ve çirkin yaklaşımların da hesabını soracağız.
Soylu Halkımız, kendi Devletine sahip değildir. Dolayısıyla, Devlet güvencesinin korumasına da sahip değildir. Ancak, soylu Halkımızın asil insanı, SAHİPSİZ de değildir.
Kurdîstan Birleşik Devletleri Hükümeti, her Kurd bireyinin hizmeti içindir. Hükümetimiz, soylu Halkımızın hizmeti için kurulmuştur. Bunu unutmayın.
Bakınız efendiler… Kurd Halkı adına siyaset yaptığınızı iddia ediyorsunuz. İddianızda samimiyseniz, Kurd insanına saygılı olmak, öncelikli göreviniz olmalıdır. Şerefli ve zor durumda olan Kurd soydaşıma yönelik, barbara, kabadayıca haraç almak dayatmasıyla yaklaşacağınıza, gidin Kurdün kanını emiyor olan Kurdîstan işgalcilerinin, Kurdlerden zorla aldıklarını geri alın. Bizler de, sizleri alkışlayalım. Gidin Kurd düşmanlarının yakasına yapışın. Yeter artık. Kendinize gelin.
Kurdîstan işgalcilerinin, Kurd soydaşlarıma yapıyor olduklarının aynısını, siz de Kurd soydaşıma yapıyorsunuz.
Sizin, Kurdîstan işgalcilerinden farkınız ne?
21-12-2019
Kurdîstan Birleşik Devletleri Hükümeti adına, Hîsen Baybaş.
