Kurd Halkı’nın vatanını işgal etmiş olan yalnız, barbar faşist güçler sistemli olarak Kurd’leri gereksizliklerle uğraştırıp meşgul ediyorlar.
Sistemli olarak zulüm ile soykırım uygulamalarının bir parçası-bir ayağı da insanlarımızı meşgul edip verimsizleştirmektir.
Etkin olan insanlarımızı, kendilerine bağlı hale getirmek amacıyla yapmış oldukları baskı ve kirli oyun tuzakları tutmayınca da aynı etkin insanlarımızı hedef alıp verimsizleştirmek, etkisizleştirmek için meşgul ederler. Aynı etkin insanlarımızı hapsedip katletmek de sistemli olarak yaptıklarıdır.
Özellikle faşist Türkiye devletinin leş kargası pislik kişiliklerinden oluşan yöneticileri barbarca zulüm ile Kurd Halkına yönelik sistemli soykırım uygulamasını yalanlarıyla haklı göstermeye çalışmaktan da utanmıyorlar. Utansalar, faşist devlet yönetiminde görev yapmazlar.
Kurdistan topraklarında işgalci barbar devletler, leş kargasına dönüşmüş faşist yöneticileriyle birlikte kendileri için yolun sonu geldiğini görüp kabul etmeleri, kendilerinin gelecek kuşaklarına yapacakları kalıcı ve olumlu hizmet olur. Yolun sonu, “Kurdistan’dan defolun” yani, halkımız adına siyasi hizmet veriyor olan saygıdeğer şahsiyetler de kendi dar, yetersiz, başarısız mücadele yöntemleriyle halkımızı umutsuzluğa, çaresizliğe, hatta yıkıma sürüklediklerini görmek, kabul etmek ve Bağımsız Kurdistan Devlet yapısına hizmet etmeye yönelik çalışmalara başlamalıdırlar.
Kurd u Kurdistan davasına hizmet, Kurdistan Halkının beklentilerine yanıt olmak zorundadır. Şimdiye kadar yapılmış olan fedakarca ve onurlu mücadele sonucu, Halkın beklentilerine yanıt olamamıştır. Mücadele edenlerin ve kullanmış oldukları yöntemlerin iyi niyetle hizmet etmek olduğunu kabul edelim. Elbette can feda eden insanlarımızı saygıyla anmak ve onure etmek zorundayız.
Şimdiye kadar verilmiş olan mücadelenin bir ileri aşamasına gelmiş olduğumuzu da görmeli, kabul etmeli ve gereğini yapmak zorundayız.
Yerel düzeyde güç sahibi olabilmenin mücadelesinin devrinin kapanması gerekiyor. Bu süreci aştık. Yapılması gerekenlerin yapıldığını varsayıp bir adım ileri aşamasına yönelelim.
Yerel, bölgesel düzeyde etkin olmak önemlidir. Halkımızın, kendilerine ve haklarına sahip çıkmaya yönelik örgütlenmeleri önemle gereklidir. Ancak, böylesi değerli çalışmaların işgal gücü devletin demokratikleşmesi gibi ucuz hesaplara hizmet adına boğdurulmaması gerekiyor. Böylesi çalışmalar Halkımızı umutsuzluğa, karamsarlığa sürüklüyor. Çünkü; Halkımız böylesi yöntemlerin, Halkımıza güvenlik, huzurlu, refah ve barış ortamında yaşamak olanaklarını sağlamadı. Böylesi yöntemler yalnızca Kurdistan’da egemen olan işgal güçlerinin ellerini güçlendirdi.
Kendimizi kandırmaktan vazgeçelim.
Kurd Halkına soykırımı dayatmış olan faşist Türkiye devleti gibi İran, Irak ve Suriye devlet güçlerini kutsal topraklarımızdan kovalım. Ağrı, sancı, sıkıntı çekip can vereceksek, Bağımsızlık için olsun ki değsin. Ayrıca, Halkımız, kendi Bağımsız Devletini kurma hakkına sahip olduğu gibi, bu güce de sahiptir. Kendimize güvenmemiz, kendimize inanmamız gerekiyor. Güven ve inançla çok ama çok çalışmamız gerekiyor. Bağımsızlık için der. Mutlaka başaracağız.
Bazı saygıdeğer soydaşlarım ile yapmış olduğum görüşmelerde, sivil toplum kuruluş çalışmaları, milliyetçi inisiyatif çalışmaları, felsefik temelde çalışmalar çok değerlidir. Bu çalışmaları çok önemsiyor ve destekliyorum. Kurd u Kurdistan davasına hizmet çalışmaları, Kurdistan Bağımsızlığını hedefliyorsa, önemlidir. Değerlidir. Yapılmalıdır. Böylesi çalışmaları destekliyoruz ve böylesi çalışmaların hızla geliştirilmesini rica ediyoruz.
Emeklerimizi üretkenleştirelim. Üretkenliğimizi, Bağımsızlığın oluşmasının hizmetine sunalım. Lak lak ile boşboğazlık yapanlara ve Halkımızın emeklerini sömüren fırsatçılara prim vermeyelim.
Korkuyu, Kurdistan topraklarını işgal etmiş olan barbarların Dünyasına akıtalım. Bağımsız Kurdistan Birleşik Devletleri Hükümet hedefi budur. Dem xweş.
01-01-2019
Saygılarımla, Hüseyin Baybaşin