Mezopotamia ve Anadolu
Mert’liğin diyarı yurdumuz.
Yurdumuz ve halkımız.
Namert zorbaların hedefi.
Dün ve bugün.
Saldırdılar sürekli, salgın gibi.
Zulmü ektiler barbarca.
Zulüm ve barbarlık getirdiler.
Ektiler yurdumuza.
Bela ettiler halkımızın başına.
Kendi soylarının kültürü olan.
Dilimizi yasakladılar bir de.
Truva atının efsanesini öğrettiler bize kendi dillerinde.
Zihinsel kültürleriymiş hem de.
Mert’liğin bir kültür yiğitliğin insana saygı
Olduğunu bilememişler.
Üretip paylaşmasını anlayıp algılayamamışlar.
Soyumuzun asaletini görememişler.
Dilimizi haps edip ölüme mahkum ederken.
Zorbalığın soysuzluktan kaynaklandığını bilmiyorlarmıydı?
Üretip paylaşmanın Öz Adalet olduğunu kabullenemezlerdi.
Eşkıya’nın hakim olmayacağını bilemeden,
Soyluluğun asaletin ölümsüzlüğünü nasıl
görebileceklerdi?
Dilimizin haps edilmesinin kendilerini cezalandıracağını,
ölüme mahkum etmenin kendilerini yok edeceğini
anlayamazlardı elbette.
Kirli zihniyetinizle, Truva atı oyunlarınız gibi,
tank, top, jet ve füzelerinizle solduramazsınız
güllerimizi.
Fidanlarımızı kesmekle kurutamazsınız.
Kökleri derin ve soyludur.
Sökemezsiniz yerinden.
Ey ruhları kirlenmiş, paslanmış, kana susamış
doyumsuz barbar zorbalar…..
doğal suyu boldur yurdumun, yaratanın verdiği
Buharlaşıp Göklerde bulutlaşmış sularımız.
Soylu halkımızla birlikte öfkeli ve kızgın.
Kar olup yağacak üstünüze, insan’laştırmak için sizi.
Yağmura dönüşüp yağacak kalanıda,
sel olup akarak temizlemek için pisliklerinizi.
Mezopotamia Anadolu orta yeridir yurdumuz.
Kasınî, Med, Media, Eyubi ve daha bir çok uygarlığın
bugünü Kurdistan.
Böylesi soylu tarihin ürünüdür Kurdistan halkı.
Zavallı, fırsatçı soysuzlar sürüsü nereden ve nasıl
bilecekler böylesi soylu tarihi?
Zavallı değiliz biz, kendiniz gibi sanmayın çok sabırlıyız diye.
Yanılıp sevinmeyin bizi ürktü sanıp.
Boyun eğip sinmek yoktur soylu kültürümüzde.
İşkenceler, kelepçeler susturamaz bizleri.
Zından’larınız yetmez bize.
Ölümler bitiremez bizi, çoğaltır bilesiniz.
Gümbür gümbür akarak geleceğiz suyumuz gibi.
Berrak ve de sağlıklı, hemi de kararlı.
Kanla beslenmeye tutkulu ruhlarınıza derman,
Ve de insanlaştırmak için sizleri.
Gelin siz görün bizi.
Kanlı ruhlarınızdan kurtulmak,
Barbarlıktan kurtulmak,
İnsan gibi yaşamak için görün ve tanıyın bizi.
Kurtarın kendinizi tükenmekten.
Vazgeçin bizi daha fazla kirletmekten.
Bırakın, derman yapalım size isyanımızın öfkesinden.
Biz ve isyanımızın öfkesi.
Dermanız biz.
Dermanız biz.
Hüseyin Baybasin
6 Haziran 2007