Vampirler neden aydınlıktan korkarlar?
Türkiye’yi yönetenler, neden gerçeklerden korkaklar?
Şimdilik bu soruları yanıtlamakla yetinelim. Diğer alanların korkaklarına da başka yazımızda, sizlerle birlikte cevaplarız.
Vampirler, Türkiye’yi yönetenler gibi kan emicidirler. Türkiye’yi yönetenler gibi sahtekar olmadıklarından dolayı ışıktan kaçınırlar ki yüzleri tanınmasın. Karanlıkta ortaya çıkarlar ve güçleri yetecek insanları bulup kanını emerler. Sonra da saklanacakları karanlık yere gidip saklanırlar. Tanımaktan korkaklar. Aydınlık ta tanınmalarını kolaylaştırdığından, aydınlıktan da korkaklar.
Türkiye’yi yönetenler, vampir soyundan mı geliyorlar? Bilmem… Belki de!
İnsan kanıyla beslenmek gibi ortak özelliklere sahiptirler. Türkiye’yi yönetenler, kurt soyundan geldiklerine inanırlar. Bu, çok mantıksız bir inançtır. Kurt, insanla çiftleşemez. Kurdu, köpekle çiftleştirirseniz, melez bir kurt köpeği edinebilirsiniz. Kurt insani veya it insanı edinemezsiniz. Belki de, vampir soyundan geldiklerini biliyor ama bu gerçeği gizliyorlar, çünkü gerçeklerden ödleri kopuyor.
Sizce de, Kurt soyundan olabilmeleri mantıksızlık değil midir?
Türkiye’yi yönetenler içerisinde yarı Kurd diğer yarısı da ne olduğu bilinmeyen soydan olan melezler de var. Korkudan bu gerçeği kabullenemiyor ve “bızdejî tırkığ” deyip işin kolayına yöneliyorlar.
Türkiye’yi yönetenlerle aynı seviyesizliği benimsemiş olan kafası karışık bulaşık bazı Kurdler de vardır.
Ama bu gerçekten korktuklarından dolayı “hepimiz kardeşiz, ayrımcılık yapmıyoruz ” gibi yalanlara sığınıyorlar. Gerçekleri söylemekten bile korkuyorlar. Niye korkuyorlar biliyor musunuz?
Eeee, Türklüğe bağımlı hale gelmişler. Gerçekleri inkar etmezler ise, “hain veya bölücü” olmakla suçlamaktan korkarlar.
Demektir ki, Türklere yakın ve bağımlı olanlar da Türkler gibi korkak olmak, gerçekleri inkar etek zorundadırlar.
Türkler ve Türklere bağımlı hale gelmiş olanlar ile karışı cins olanlar da, Türkler tarafından kabul edilmeleri için korkak olmaları gerekiyor. Böylece, korkak ve inkarcılar devlet oluşmuş.
Em Kurdin. Emji qeşmerîyan durin.
Türkiye’yi yönetenler, soylarını söylemekten, kabul etmekten korkarlar. Kurdlerin varlığını kabul etmekten korkarlar.
Yüz yıldır “Kurdler öz be öz Türktürler, Oğuz Türkleri esasen Kurdlerdir” dediler.
Yüz yıl, Kurdlerin varlığını kabul etmekten korktular. Demektir ki, Türklerin, Kurdlerin ayrı millet olarak kabullenmeleri için öncelikle korkularından kurtulmaları gerekir. Korkularından kurtulabilmeleri için, öncelikle insan soyundan geldiklerini kabul etmeleri gerekir. “Biz Türk değiliz” demeleri gerekir. Çünkü Türk yok.
Osmanlı sürecinde Sultanların Anaları farklı ırklara mensup idiler. Osmanlı’yı oluşturan vatandaşlar da birçok farklı ırktan oluşuyordu. Kurd, Tatar, Türkmen, Arap, Yunan, Roman, Macar, Sılav, Bulgar, Ermeni, Azeri, Kırgız, Tacik, Özbek, Yörük gibi ırklardan oluşan Osmanlı İmparatorluğu vardır. Türkler kelimesi ve Türklüğü Ziya Gökalp icat etti. Osmanlı milleti diyeceğimize Türk milleti diyelim diye bir tez yazdı. Birini Dünya savaşını kazanan haçlı işgalcilerde “siz Türksünüz” diyerek, Osmanlı’nın altıda bir toprağını Türkiye olarak tanımlayıp, Osmanlı’nın diğer topraklarını da sahiplerine verdiler.
Kurdler, haçlı işgalcilerle işbirliği yaparak Osmanlı ile savaşmayı reddettiklerinden dolayı Kurdîstan topraklarını da parçalara bölüp kendilerine bağlı yeni devletlere ve İran’a verdiler.
Şimdi, Türkiye’yi yönetenler bu gerçekleri kabul etmekten korkuyorlar.
Bizler Kurdüz, Kurdlüğümüzü de tartışma konusu yapmayacağız.
Sizler, Kurt soyundan geldiğinize inanmaya devam edin. Kendilerini Türk olarak görmeyi hazmedenlerle Türklüğe bağımlı hale gelenlerle Kurdîstan topraklarından defolup gidin. Bizler, Kurdlüğümüzü koruyarak ve kutsal vatanımız olan Kurdîstanımızda insanca yaşamayı idame edebiliriz. Kurdîstanımızda korkakları, barbarları, sahtekarları, soyguncu, çapulcu ve Türkleri istemiyoruz. İS-TE-Mİ-YO-RUZ.
Kurd u Kurdîstan her bijî.
04-11-2019
Sayglarımla, Hisên Baybaş