Bizim müdahale ettiğimiz Londra ve Paris özelinde, Avrupa’daki derneklerin içine sürüklendiği vahim durum hakkında doğrular bilinmeden müdahil olunmaması gerekir. Böylesi yaklaşımların hiçbir yararı olmayacağı gibi, birçok zararı olacağının da bilinmesi gerekir. Yorum veya değerlendirme yapacak olanlar, lütfedip doğruları öğrenmelidirler. Rastgele konuşmamalıdırlar. Kurd ulusunun bireylerinin bunu yapmaları gerektiğini bilmelidirler. Olayları bildikleri halde zihinsel körlük ve sağırlığı tercih edenlerin, kendi vicdani muhasebesini yapmalarını öneririm. Olayların doğrusunu bilip korkudan ses çıkarmayanların durumuna çok üzülüyorum. Bunun da duyulmasını isterim. Olayları biliyor olup, kendi çıkar menfaat hesaplarından ötürü ses çıkarmayanların kendilerinden utanmaları gerekir. Bunu çok net olarak duysunlar. O kişiler kendilerini bilirler. Kurd ulusunun kanıyla, emekleriyle yaşamaya alışmış olup, yalan ve iftiralarla kendilerini tartışılmaz egemen sanan zavallılara ise filolojik terminolojide söylenecek uygun bir tanımlama tespit edemedim. Belki sizler bulur da söylersiniz.
- Soylu tarihin ve asaletin mirasçısı olan Kurd ulusunun kurtuluşu ve Kurdîstan’ın bağımsızlığı yolunda canlarını feda eden kahramanlara borçlu olduğumun bilinciyle yaşamaya kararlı olduğumu bilinmesini istiyorum. Kimse bunun dışında bir yalakalığa yönelmesin. Kendi çıkarları için, diğer birilerinin yalanını, iftirasını, yanlışını görmemezlikten gelmesin. Onların da cevaplarını veririz. Kimse bizi oyalamaya, kandırmaya çalışmasın. Çünkü o defterin sayfaları doldu. Beni bilmeyen, tanımayanların bilmeleri için söyleyeyim; ben 3-4 yaşlarındayken dedem Hacı Hüseyin bana “Welatına sahip çıkmak namus borcudur, oğlum.” derdi. O zamanki aklımla anlayabilmem için günlerce örnekler verirdi. “Korkmayacaksın oğlum” derdi. “Korku ile yürürsen hiçbir zaman başarıya varamazsın” derdi. Enteresan bir söylemi vardı: “Bak oğlum, korkakların imanı yoktur, imanı olmayanın namusu olmaz” derdi. Bizi anlamak istemeyen birilerinin kulaklarına küpe olsun diye hatırlatalım. Biz bu terbiye ile büyüdük. Benim büyüdüğüm terbiye budur. Kararlılığımın ve hedefe yürümenin temelinde de bu terbiye vardır. Bilmeyen hadsizlerin suratına tokat olsun diye söylüyorum. Kurd û Kurdîstan davasının mücadele kervanına katılıp yürüyenlerin, hedefi şaşırmamaları, kararlılıkla yürümeye devam etmelerinin yanı sıra, bu görevi başarıyla yerine getirmenin ölümü de yenmiş olmak demek olduğuna inandığımı da herkes bilmelidir.
