K
Türkiye’nin terör devletine bağlı olarak hareket eden Süleyman Şah terör örgütü, Kurdistan’da bir kez daha sivil halka saldırarak soydaşlarımıza zulmettiğini gösteriyor. Bu ahlaksızların bilmesi gereken şudur ki; halkımızı haraca bağlamak için Afrin’de yaylım ateş açarak masum insanlara saldırıyorlar. Son olayda 7 kadın soydaşımızın yaralandığını öğreniyoruz.
Bu mide bulandırıcı gelişmeleri, sürekli insanlıktan bahseden Erdoğan ve etrafında dolaşan, kendilerini insan yerine koyan diğer Türk şahsiyetlerinin yüzüne çarpıyoruz. Şöyle ya da böyle, yarın veya öbür gün bunlar yaptıklarının bedelini çok ağır bir şekilde ödeyecekler. Hiç kimse bu durumun geçiştirileceğini düşünmesin.
Diğer taraftan, eğer soydaşlarımızı katleden işbirlikçileri gözden geçirmiyorsak, kendimize, kimliğimize, soyumuza ve çocuklarımızın geleceğine düşmanlık ettiğimizi bilmeliyiz. Kurdistan’ı işgal edenler, adını Türkçeleştirdikleri her şeyle birlikte, tüm canlı ve cansız varlıklarımızı da kültürümüzden silmeye çalışıyorlar. Bizim asıl sorunumuz, Türk devletinin terörist faaliyetleridir ve buna karşı hakkımız var. Ancak bu yeterli değil; orada etkisiz hale getirildiği söylenen her Kurd insan, bizim kardeşimizdir, evladımızdır. Eğer bu insanların hataları veya kusurları varsa, bunun hesabını yine biz Kurdler sorarız, işgalci barbarlar değil.
Türkiye terör devleti, Kıbrıs’ta 70-80 bin nüfus için nasıl yüzlerce insanını feda ettiyse, aynı acımasızlığı Kurdistan’da da sergilemektedir. Peki, bu aşağılık, haysiyetsiz insanlar Güney Kurdistan’da ne arıyorlar? Roajava’da ne arıyorlar? Orada yaptıklarının karşılıksız kalacağını mı sanıyorlar? Biz bunu tekrar tekrar söyleyelim: Kurdistan Birleşik Devletleri hükümeti, bu alçaklardan uluslararası çerçevede hesap sormak için oluşturulmuştur ve ulusal ordumuzun kuruluşunu ilan ettiğimizde, bu işgalcilere sığınacak bir yer kalmayacak.
Kurdistan’ın her parçasında katledilen Kurdler bizim insanlarımızdır. Onları katledenler, Kurd düşmanıdır ve bizim düşmanlarımızdır. Bunu asla unutmamalıyız. Hangi ideolojiyi veya inancı benimserseniz benimseyin, Kurdistan topraklarındaysanız bu toprağa sahip çıkmak zorundasınız. Eğer bunu yapmıyorsanız, düşmanlarınıza hizmet ediyorsunuz demektir.
