Avrupa Yapılanmasında Yolsuzluk ve Kumar Şebekesi

0
543

Avrupa’daki yapılanmayla ilgili olayları bizler izah ederken aldığımız yorumlar ve bazen sorular da oluyor. Dolayısıyla geniş izahatları gerekli görüyoruz. Ancak şimdi sizlerle paylaşmak istediğim konunun bilinmesinde yarar var.
İki tane karaktersiz kişilik var. Orhan ve İlhan kardeşler, bir de Gabriel ve Bingöllü vatandaş var. Ben onunla ilgili bazı geniş araştırmalar yapıyorum. Bizim iyi tanıdığımız bir insandır. Kumar makineleri oynatıyorlar. Kumar makineleri var bunları kullanmak ve işletmek yasaktır. Burayı işletirken de bizim Paris’teki Kurd derneğindeki gençleri kullanarak bu şerefsizliği yapıyor. Bu koordineyi yapan da Zozan’dır, Zübeyir’dir. Zozan ayrıca Gabriel’in amcasına ait evde kalıyor. Amcasıyla ben de konuştum. Gabriel denen it bu evi Zozan’a tahsis etmiş. Ayrıca kendisine hizmetçiler vermiş, Orhan’ın şoförlük kursunda da şoförlük öğrenmiş ve kendisine özel araç tahsis etmişler.
Normal bir pencereden baktığımızda sorun yok gibi görünüyor. Ama bunları yolsuzluk ilişkilerinden ötürü yapıyorlar. Bunun bir rüşvet olduğunu öğrendiğimizde o zaman orada bir durun bakalım dedik! Benim bilgi edinmem ve müdahale etmemin nedeni de budur.
Orhan ile Zübeyir daha Siirt’ten Batman’dan ilişkilidirler, beraber yaptıkları bir sürü yolsuzluklar var. Bunu da hatırlatalım. Bunları bilin diye söylüyorum.
Gabriel amcasından habersiz amcasına ait olan o evi Zozan’a tahsis etmişti. Zozan da Kumar makinalarının çalıştırılmasını bizim gençlerimiz üzerinden organize ediyormuş. Ben bu konuyu önemsemedim. Ama bir gün Zozan ve Orhan’ın kardeşi İlhan denen köpek, (affedersiniz), -İlhan ve Orhan Siirtlidirler ayrıca. Bunu da hatırlatalım-.
Bir paylaşım yaptılar onların emrinde olan bazı zavallı kişilikler ile birlikte ve o paylaşımda dediler ki; bana atıfta bulunarak, bize çok saldırıyor çünkü bizim elimizdeki bu kumar işine el koymak istiyor. Ben dedim bu ne alaka? Yani ben hayatımda kumar oynamadım. Kumar işi ile ilgilenmedim. Paris’teki arkadaşlara sordum, güldüler. Dediler ki Amca bunlar kumar makinelerini oynatıyorlar. Senin de bildiğini zannediyorlar. Gerçekten değerli soydaşlarım bunların kumar işleri yaptıklarını bilmiyordum. Gabriel’in, Zübeyir’in, Orhan’ın, İlhan’ın denen bu köpeklerin hepsinin ortak olduklarını da bilmiyordum. Zozan’ın bu işi koordine ettiğini, bizim gençlerimizi bu yolsuz, kanunsuz, kirli işlerde kullandığını da bilmiyordum. Zübeyir’in de kardeşi var, Daha önce dağda kalmış, mücadeleye katkısı olmuş ama uzun yıllardır Paris’te yaşıyor efendi bir insandır. Zübeyir Paris’e gidince onun evinde kalmıyor, gidip o İlhan’la Orhan denen köpeklerin evinde kalıyor. Bazen de Zozan’ın evinde toplantılar yapıyorlar.
Ben bu Gabriel’in amcasıyla konuştum. Tiksintiyle söz etti. Dernek bizim ocağımızdır, dernek bizim evimizdir. Sorunumuz olduğunda biz derneğe gidiyorduk. Bu şerefsiz bir tane ne olduğu belirsiz çirkeflikler ile uğraşan kadını getirip bizim kiliseye ait eve koymuş. Kendisi de dernekten 10-15 tane gençle beraber bizim cemaatimizin büyüklerine geliyor. Biz bundan utanç duyuyoruz. Hem dernek adına hem kendi cemaatimiz adına utanç duyuyoruz. Gabriel, Zoran, Orhan, İlhan, Zübeyir bu yaptıklarından biz utanç duyuyoruz. Neticede yani kendi aile bireyleri de onların yaptıkları pisliklerden rahatsız olurlar. Zübeyir’e bu hareketler yakışmıyor. Elbette Zozan’a da yakışmıyor ama yapıyorlar. Gabriel bunlarla beraber dernekten birçok şahsiyeti resmen satın almış. Avrupa yapılanmasını satın almışlar. Yani başka bir şey değil.
Berzan’ın ve birçok Kurd insanımızın benimle hareket etmelerinden ötürü korktular, ürktüler, rahatsız oldular çünkü biz derneği kendi kirli işlerinde, özel işlerinde kullanmalarına izin vermeyiz bunu biliyorlar. Berzan’ın tezgahını bozdular ki Berzan onlara cevap versin ve Paris’ten ayrılsın, bunlar istedikleri gibi kahpeliklerini sürdürsünler.
Biz detaylı olarak öğrenip müdahale ettiğimizde de Hüseyin abi bu işe göz koymuş onun için bize saldırıyor. Ulan terbiyesiz herifler, şerefsiz, haysiyetsizler. Ben şimdiye kadar kumar işiyle ilgilenmedim. Dışarıdayken de hiçbir şekilde kumar oynayan insanlarla benim ortaklığım olmadı. Eğer siz bu kirli işleri yapacaksanız dernekleri kullanmayın. Kaçakçılık mı yaparsınız, hırsızlık mı yaparsınız, soygunculuk mu yaparsınız? Gidip Kurd insanlarının, yurtsever Kurd insanlarının başına çökmeye çalışmayın. Bunu yaparken de dernekleri kullanmayın. Cehenneme kadar yolunuz var. Zübeyir daha Batman’da avukatken bir sürü pislikleri vardı. Biz biliyoruz bunları. Ama siz gidip o işi KNK’nin merkezinde yönetemezsiniz. Ağzınıza tükürürüm terbiyesizler. Bir ikincisi Orhan ve İlhan, Zozan’la beraber pislik işler yapacaksanız yapın. Cehenneme kadar yolunuz var. Derneğin gençlerini ve derneği tezgâh olarak kullanamazsınız. Buna izin vermem. Sizi bu yaptıklarınıza pişman edeceğimi de bilin. Ne zaman ki Berzan’ı dolandırmaları konusuna biz müdahale ettik. Brüksel’deki Zübeyir Efendi ve orada onunla beraber hareket eden utanmazlar dediler ki yani tabii ki Berzan’a böyle bir hareket olmuşsa Berzan haklıdır. Müdahale edin hatta biz yardımcı olalım. Bu yalanlarla bizi oyalamaya çalıştılar. Ama kaç defa bizim insanlarımız o itlerin kapısına gittilerse bizim derneğin gençlerini gördüler. Biz bunlara geri döndük. Dedik ki böyle diyorsunuz ama durum budur. Neticede biz o gençlere de çözüm yolu bulduk. Ondan sonra Zübeyir Efendi her tarafı aramaya başladı. Aman ona karışmayın onunla işimiz var. Ulan terbiyesiz. Siz Berzan’ın tezgahını bozuyorsunuz. Onu dolandırıyorsunuz. Parasını da bunlardan alıyorsunuz. Ona da vermiyorsunuz. Yani hak sahibine hakkını vermiyorsunuz. Ayrıca bu pislikleri başka Kurd ailelere de yaptırıyorsunuz. Sanki haberiniz yokmuş gibi davranıyorsunuz. Biz müdahale ettiğimizde bizimle konuşmaları için görevlendirdiğiniz kendi yandaşlarımızla haber veriyorsunuz karışmasınlar önemli işlerimiz var.
Senin önemli işlerin! Hırsızlıktır, ahlaksızlıktır. Senin bu pislikle ne önemli işin olur? Gabriel denen alçak köpekle senin ne işin olabilir? Zozan’ın yaptığı pislikleri örtbas etmeye çalışacağına engel ol. (Ben babasını tanıyorum Değerli bir insandır. Benim Hollanda’da evimde kalmış ve biz ona değer veriyorduk. )
Dolayısıyla Zozan için uzun süre ben ikilemde kaldım. Uyaralım mı? Müdahale edelim mi? Neyse ki kendi yandaşları aracılığıyla uyardık. Baktık ki bunlar tamamen çirkinleşmişler. Onları soruştururken o kardeşlerimizin katledildiklerini öğrendik. Bu utanmazca bir durum. Bunları tekrarla anlatıyorum ki bizim soydaşlarımız bilsinler. Yarın biz bunları oturup yargıladığımızda kimse bizim kusurumuza bakmasın.