Avrupa’daki Kurd Dernekleri ile İlgili Gelişmelerde Kafa Karışıklığı ve Yanlış Anlaşılmalara Düşmeyelim
Avrupa Kurd derneklerinin işleyişinde oluşan bozukluk, çürümüşlüğe dönüşmüş durumdadır. Bu gerçeği Brüksel’deki yönetici kadronun dışında herkes görüyor, biliyor ve üzüntüyle takip ediyor. Biz bunun sancısıyla yaşıyoruz. Net olarak belirtelim ki, bu durum yalan ve iftiralarla ve de inkârcılıkla örtbas edilmeye ve geçiştirilmeye gelmez. Yapılan rezaletler, Kurdleri Kurdlükten uzaklaştırmayı hedeflemektedir. Bunlar çok açıktır, çok nettir ve bunun etrafında dolaşmaya hiç kimsenin de hakkı yoktur.
Brüksel’deki yöneticilerin bu durumu detaylarıyla bilmelerine rağmen suskunluklarını anlamıyoruz, anlamaya da çalışmayacağız. Kendilerine net olarak söylüyorum ki duysunlar: Bize gönderdiğiniz mesajlarda da sorumsuzca yaklaşımlarınızı görüyoruz. Bize yönelik sistematik iftira kampanyasından haberinizin olmadığını söylemeniz inandırıcı değildir. Bünyenizde olanlardan haberinizin olmaması gülünçtür. Kendinizi düşürdüğünüz durumu hazmedemiyorsanız ben bunu anlarım ama “Bizim haberimiz yoktu, bunların böyle olduğunu bilmiyorduk” gibi ifadeleriniz samimiyetten uzaktır.
Samimiyetle görevlerinizi yapmanız ulusumuzun beklentisidir ama bunu beceremiyorsanız, yaptığınız ve yapmakla sorumlu olduğunuz işi yapmasını bilenlere bırakın. Bunu yapmıyorsanız, Kurd ulusunun kurtuluş mücadelesinin kazanımlarını eritmeye çalışmanıza seyirci kalmayacağımı bilmelisiniz. Birileri farklı düşünebilir ancak ulusal kurtuluş mücadelesinin kazanımlarını eritmeye çalışmanıza da ben seyirci kalmayacağım. Çok net olarak duyun: Ya gerektiği gibi işinizi yapın ya da sorumluluğunu üstlendiğiniz işi, işi yapmayı becerebilecek olanlara bırakın.
Bütün bu çürümüşlük sizin döneminizde başladı, gelişti ve gelinen aşamada geriye dönüşü onarılamayacak kapasitededir. Binlerce insanımız yaralı ve sakat hale gelmişken bile sizlerin beceriksizliklerinizden ötürü hakaretlere maruz kalmışlar. Sizin bünyenizde görevlendirdiğiniz şahsiyetler tarafından hakaretlere maruz kalmışlar. Bu sıkıntının patlama aşamasına geldiğini siz benden çok daha iyi biliyorsunuz. 5-10 tane hadsizi, pislik takımını öne çıkararak bu insanları susturmaya çalışmanız, sizin olup bitenlerden haberdar olduğunuzun kanıtıdır.
Bizim müdahale ile izahatlarımızı bazı arkadaşlar sizlerin etkisiyle farklı yorumluyor olabilirler. Biz ulusumuzun yararına, çıkarına olan ne varsa kucaklar, destekleriz. Zararına olan ne varsa da lanetleriz, reddederiz, karşısında dururuz. Siz bunları benden daha iyi biliyorsunuz. Benim bütün yaşamım böyle geçmiş, bunu da çok iyi biliyorsunuz. İnsanlarımızı yalanlarla, iftiralarla kandırmaya çalışarak kendi suçlarınızı, kusurlarınızı örtbas edemezsiniz. Durumun ciddiyetinin farkında olun, davranışlarınız da o çerçevede olsun.
“Biz bu durumu yarattık, biz bu durumdan memnunuz ve bu durumu böyle sürdüreceğiz” diyorsanız minneti yok ama bizi kandırmaya çalışmayın. Asil, değerli kurtuluş mücadelesine emek vermiş, hatta vücudunun bir parçasını vermiş ve canını vermiş olan kahramanlarımızın, yandaşlarının, yol arkadaşlarının, ailelerinin de bizim durup dururken keyfiyetle bu tepkilere odaklandığımızı düşünmesinler. Bu rezaletin düzelmesi gerekiyor. Düzeltmesi gerekenler de Brüksel’de oturan en üst düzeydeki yönetici kadrolardır.
Tekrarla: Ya usule uygun görevinizi yaparsınız ya da işi, iş bilene bırakırsınız. Yeni iftiralarla, yeni çirkin saldırılarla, olayları saptırmaya çalışmakla, bizim arkadaşlarımıza ve yandaşlarımıza tehditlerle, bizi ikna etmeye yönelik teşebbüslerle bu olayı kapatmaya kalkışmayın.
Selametle.
