Kurdistanımızın Rojava bölgesinde büyük bedeller ödedik. Çok can verdik, çok kan döktük. Milyonlarca insanımız zorunlu göçe maruz kaldı. Evlerimiz, ocaklarımız yıkıldı.
Maalesef, Türkiye’nin desteklediği terör örgütleri; halkımızı zorla göçe zorlamanın ötesinde, mallarına ve mülklerine el koydu, ağaçlarını kesti, yaşamın her alanını yok etmek için ellerinden geleni yaptı. Bugün gelinen noktada, Şam’da egemen kılınmak istenen IŞİD ve benzeri yapılanmaların çeteleri, Kurd halkının başına yönetici olarak getirilmek isteniyor. Bu, ne Türkiye’nin yararınadır ne de bölgenin çıkarınadır. Bize göre bu proje başarısızlığa mahkûmdur.
Sayın Hakan Fidan’ın ve Milli Savunma Bakanı’nın, bölgedeki Kurd varlığından rahatsızlık duymak yerine, temsilcilerimizle görüşerek müşterek bir çözüm için çalışmaları gerekmektedir. Neden IŞİD çeteleriyle masaya oturup anlaşma sağlayabiliyor, onlara destek verebiliyorsunuz da, kardeşlik söylemini dillendirdiğiniz biz Kurd halkına karşı düşmanca tavır sergiliyorsunuz? Bu yaklaşım sonuç vermeyecektir.
Biz bu durumu asla kabul etmeyeceğiz. Ne PKK yönetimi ne İmralı, ne de Rojava’daki Kurd halkı, Şam’daki IŞİD çetelerinin boyunduruğunu kabul eder. Kendinizi oyalamayın, halkımızı da kandırmayın. Mazlum Kardeşimiz, Müslüm Kardeşimiz ve diğer değerli komutanlarımız, bu sürece onurlu bir şekilde sahip çıkmaktadır. Türkiye’nin güvenlik sorunlarına çözüm, Şam’daki kirli yapılara bulaşmadan, Kurd kardeşlerimizle birlikte bulunmalıdır.
Biz Kurd halkı olarak kendi devletimizi kuracak ve yöneteceğiz. Bunun alternatifi yoktur. Türkiye açısından da bu gerçeklikten kurtuluş mümkün değildir. Gelinen aşamada, Kurd halkı ile iyi ilişkiler kurma çabası, samimiyet temelinde olmalıdır. Bu samimiyet, dürüst ve ahlaklı bir şekilde ortaya konulmalıdır. Tehditkâr yaklaşımlar ile Kurd halkına boyun eğdirmek mümkün değildir.
Ayrıca, mevcut Kurdistan siyasi hareketlerinden ya da “Kurdistan” veya “Kurd halkı” adına konuştuğunu iddia eden çevrelerden benzer bir söylem gelirse, bunu da kabul etmeyeceğiz. Bu sözler, tüm tarafların kulağına küpe olmalıdır.
Son olarak şunu bir kez daha vurguluyoruz: Biz, kendi topraklarımızda bağımsız Kurdistan devletini kuracağız.
