ORTADOĞUDAKİ GELİŞMLER GÖZ ÖNÜNE ALINDIĞINDA ; BARIŞ DEKLARASYONUNU SATRANÇ TAHTASINDAKİ BİR HAMLE OLARAK GÖRMELİMİYİZ?

0
258

Büyük bir Satranç tahtasından söz etmek ve bu deklarasyonu içeriğinden bağımsız bir şekilde değerlendirmek abestir. Söylenenler açık ve nettir bunun arka penceresinde neler var karanlık odalarda neler konuşulmuş anlaşmalar var mıdır gibi soruları sormakla zamanımızı israf etmeyeceğiz. Bize göre bu DEM Parti çevreleri Kendi rahatlığı ve kendi huzurları için böylesi bir deklerasyona boyun eğmişlerdir ve böylesi bir açıklamayı yapmayı bize kabul ettirmeye çalışmışlardır. Tepkimiz elbette ki izah ettiğimiz çerçevede olacaktır. Anlaşılması gerekir ki bu kadar insanımızın canına malına sakat kalmışlığına mağduriyetine sürgün edilmesine welatın toprağından edilmesine neden olmuş ve sonuçta böylesi bir deklarasyon bu emeklere bu mağduriyetlere bir hakarettir. Elbette ki barış isteriz Kurd halkı kadar Kurd ulusu kadar Barış‘a düşkün Barış‘ı arayan bir ulus yoktur. Barış istemiyoruz da ne demek. Hani bu deklerasyon barıştan söz ediyor mu ? kimin için demokrasiden söz ediliyor. Ayıptır biraz utanmak da gerekiyor. İnsan söylediğinden biraz utanır. Barıştan söz ediliyor da biz mi görmüyoruz biz mi reddediyoruz. Biz Abdullah Öcalan’ın ağzından bir söz duyduk mu kendisi 30 yıla yakındır rehin alınmıştır bunu biliyoruz. son on yılımda ben mahkeme kararlarıyla bu telefon konuşmalarını yapabiliyorum istediklerimle görüşebiliyorun. Kendisinin böyle bir avantajı da yoktur. Kendisinin dışarıdan olan bitenin Haberin olmayabilir ama onun yanına gidenlerin kendisine halkın görüşlerini tepkilerini izah etmeleri gerekirdi. Biz bu açıklamaların tamamını Öcalan’ın kendisine dayandırılmasını doğru bulmuyoruz. Benim kınadığım şiddetle tiksinti duyduğum bu açıklamayı yapanlara.